''Sevgilin değilim artık'' dedi kadın adama. İnanmıyordu adam ve yine çatışıyordu inançları.Son cümleleri olmalarına rağmen töleransları yoktu fikirlerinin birbirlerine vedalarına.
Sakindi adam;''hayır'' dedi.Hala sevgilisiydi.En sevdiğiydi genç kadın kır saçlı adamın.Çatışan cümlelerinden, birleşemeyen inançlarından, her sabah günaydınından hatta artık o ateş kızılı saçlarından ve mayıs kokusundan kim bilir, belki de ebediyen mahrum kalacaktı genç kadının.Ama hala en sevdiğiydi, sevgilisiydi hala!
İçinden ikinci kez geçti kafiyeler.İlkler ve sonlar hep kifayetsiz kafiyelere gebeydi anladı ki.Bu kez o kafiyeleri dökemedi dudaklarından ilk karşılaşmalarında olduğu gibi.Çünkü biliyordu bu karşısında yorgun duran oysa bir o kadar güçlü ve omuzları dik, ateş kızılı saçlı kadının yeniden bu kır saçlı ve yorgunluğunu sakınmayan adamın olamayacağını.
Kadın tahmin ediyordu kendi içinden geçen kafiyelerin bu kır saçlı adamınkilerle ne kadar da uyumlu olduğunu.Biliyordu sanki aynı şiirden farklı dörtlükler gibi aralarında hep bir satır boşluklara mahçup olduklarını.
''Çok sigara içme'' dedi adam kadına.Onayladı başıyla kadın güldü hüzünlü çizgiler yayarak suratına.''Bir de ...'' dedi adam sakın resim yapmayı bırakma.Kömüre çalan gözleri boca edilmeye hazır yağmur damlaları taşıyan gökyüzü gibi bulutlandı kadının.''Bunca yılın sonu... bitti mi şimdi?'' dedi adama.
''Bitti!Kurtuldun sesimden.Orda burda okunmuş gazete yığınlarıylada rastlaşamazsın artık.Sigaralarını elinden alıp söndürmez kimse.Mutlu olursun.Belki yeni biri...kim bilir evlenirsin falan.Gençsin daha çocuğun olur.''
Sicim sicim süzüldü yaşlar, beyaz teninde patikalar çizdi kadının.Şimdiye kadar sesine,gazete yığınlarına,söndürülen sigaralarına hiç kızmamış ki meğer.Bir başkasına hiç doğmamış bebeğinin babalığını yakıştıramamış ki!
Dualar etti içinden sevgilisinin inanmadığı Tanrı'ya.''Kal de'' diyordu içindeki daha önce hiç duymadığı şarkı.Yalvarıyordu içinden.
''Kal demeyeceğim sana. Biliyorum gideceksin kafana koyduğunu yaparsın.Hem zaten daha iyi olur belki senin içinde.Ama bil ki severek öptüğüm yedi yıldı.''dedi adam.Ağlamamasını söyledi,öptü alnından sevgilisinin sonuncu olduğunu bildiği defa.
Fakat hiç bir zaman hala sevgilisi olduğunu,en sevdiği kaldığını söyleyemedi ona.
''Kal'' dememek için delicesine zorlandığı, yalvarıp tutmaması için kolundan ve sımsıkı sarmamak için kollarının arasına nasılda dayandı iradesine.
Kal diyemediğimiz ve kalmak için önce gitmeyi düşlediğimiz tüm aşklar...Hep söylemek için geç, susmak için erken belki.Susulası kafiyeleri körüklerden kirpiklerimizin kırıştırdığı başka kirpiklerin gölgelerini kal diyemeyecek ve kal denmesini bekleyecek pişman gidişler kadar mı sevmiştik?
Sakindi adam;''hayır'' dedi.Hala sevgilisiydi.En sevdiğiydi genç kadın kır saçlı adamın.Çatışan cümlelerinden, birleşemeyen inançlarından, her sabah günaydınından hatta artık o ateş kızılı saçlarından ve mayıs kokusundan kim bilir, belki de ebediyen mahrum kalacaktı genç kadının.Ama hala en sevdiğiydi, sevgilisiydi hala!
İçinden ikinci kez geçti kafiyeler.İlkler ve sonlar hep kifayetsiz kafiyelere gebeydi anladı ki.Bu kez o kafiyeleri dökemedi dudaklarından ilk karşılaşmalarında olduğu gibi.Çünkü biliyordu bu karşısında yorgun duran oysa bir o kadar güçlü ve omuzları dik, ateş kızılı saçlı kadının yeniden bu kır saçlı ve yorgunluğunu sakınmayan adamın olamayacağını.
Kadın tahmin ediyordu kendi içinden geçen kafiyelerin bu kır saçlı adamınkilerle ne kadar da uyumlu olduğunu.Biliyordu sanki aynı şiirden farklı dörtlükler gibi aralarında hep bir satır boşluklara mahçup olduklarını.
''Çok sigara içme'' dedi adam kadına.Onayladı başıyla kadın güldü hüzünlü çizgiler yayarak suratına.''Bir de ...'' dedi adam sakın resim yapmayı bırakma.Kömüre çalan gözleri boca edilmeye hazır yağmur damlaları taşıyan gökyüzü gibi bulutlandı kadının.''Bunca yılın sonu... bitti mi şimdi?'' dedi adama.
''Bitti!Kurtuldun sesimden.Orda burda okunmuş gazete yığınlarıylada rastlaşamazsın artık.Sigaralarını elinden alıp söndürmez kimse.Mutlu olursun.Belki yeni biri...kim bilir evlenirsin falan.Gençsin daha çocuğun olur.''
Sicim sicim süzüldü yaşlar, beyaz teninde patikalar çizdi kadının.Şimdiye kadar sesine,gazete yığınlarına,söndürülen sigaralarına hiç kızmamış ki meğer.Bir başkasına hiç doğmamış bebeğinin babalığını yakıştıramamış ki!
Dualar etti içinden sevgilisinin inanmadığı Tanrı'ya.''Kal de'' diyordu içindeki daha önce hiç duymadığı şarkı.Yalvarıyordu içinden.
''Kal demeyeceğim sana. Biliyorum gideceksin kafana koyduğunu yaparsın.Hem zaten daha iyi olur belki senin içinde.Ama bil ki severek öptüğüm yedi yıldı.''dedi adam.Ağlamamasını söyledi,öptü alnından sevgilisinin sonuncu olduğunu bildiği defa.
Fakat hiç bir zaman hala sevgilisi olduğunu,en sevdiği kaldığını söyleyemedi ona.
''Kal'' dememek için delicesine zorlandığı, yalvarıp tutmaması için kolundan ve sımsıkı sarmamak için kollarının arasına nasılda dayandı iradesine.
Kal diyemediğimiz ve kalmak için önce gitmeyi düşlediğimiz tüm aşklar...Hep söylemek için geç, susmak için erken belki.Susulası kafiyeleri körüklerden kirpiklerimizin kırıştırdığı başka kirpiklerin gölgelerini kal diyemeyecek ve kal denmesini bekleyecek pişman gidişler kadar mı sevmiştik?
Salı Tem. 19, 2011 2:24 pm tarafından glewci
» Xara3d5 3 boyutlu yazi yazma programi (dj isimleri yazmak icin şahane)
C.tesi Nis. 16, 2011 10:24 am tarafından erhan2188
» Hareketli Avatar Yapımı
C.tesi Mart 12, 2011 9:47 pm tarafından (fog)'(x)
» Sjsro 11d'li Media.pk2...!!
C.tesi Mart 12, 2011 1:26 pm tarafından womekan
» Pet (Horse, Wolf, Kervan vs.) Auto Pot.
Salı Şub. 15, 2011 5:11 pm tarafından wiar01
» Silkroad'ı 3D Oynayın! Bir İlk :)
Perş. Şub. 03, 2011 4:38 pm tarafından Fleyd
» Kangurularla Apaçi
Perş. Şub. 03, 2011 3:35 pm tarafından (fog)'(x)
» EiffeL Kulesi Önünde Apaçi :)
Perş. Şub. 03, 2011 3:33 pm tarafından (fog)'(x)
» Apaçi Marşı- Bağlama&Gitar
Perş. Şub. 03, 2011 3:27 pm tarafından (fog)'(x)
» Apaçi Müziği - Gitar Versiyon
Perş. Şub. 03, 2011 3:21 pm tarafından (fog)'(x)