Pazar günü öğrenciler yeni sistemin ilk sınavı olan YGS'ye girecekler.
Eğitim hayatına yön verecek sınav öncesi adaylar sorular kadar stresle
de imtihan oluyor.
Peki bu son virajda aileler çocuklarına nasıl
yardımcı olabilir? Öğrencilerin yapması gerekenler nelerdir?
Türkiye'de
öğrenci olmak demek sınav anlamına geliyor. İlkokulda derslerle
başlayan sınavlar, eğitim hayatımız boyunca sürüyor. Ancak bazı
sınavların eğitim hayatımız üzerindeki etkisi çok daha fazla. İlkokuldan
sonra Liselere Giriş Sınavı (LGS) ve liseden sonra üniversiteye gidip
gidemeyeceğimizi belirleyen öğrenci seçme ve yerleştirme sınavı buna iyi
birer örnek. Pazar günü öğrenciler yeni sistemin ilk sınavı olan YGS'ye
(Yükseköğretime Geçiş Sınavı) girecekler. YGS'nin ÖYS'ye etkisi ise
ortalama % 40 civarında. Bu sınavın öğrencilerin geleceğini
şekillendirmedeki önemi büyük. Sınava 2 gün kala öğrenci ve veliler
sınava nasıl hazırlanmalı? Nelere dikkat etmeli? Uzmanlara danıştık ve
sınavda daha iyi sonuçlar alabilmek için yapılması gerekenlerle ilgili
tavsiyeler aldık.
Memorial Hastanesi Çocuk ve Ergen Psikiyatristi Uzmanı Dr. Leyla
Benkurt Alkaş ile FEM Dershaneleri Rehberlik Servisi Uzmanı Faruk Ardıç,
sınava girecek öğrenciler için önemli tavsiyelerde bulundu.
***
Sorulara önyargılarınızla yaklaşmayın
Soruları,
kolay veya zor soru gibi nitelendirmek yerine, seçicilik özelliği daha
fazla olan soru olarak görmek özellikle matematik, fen sorularına
önyargılı yaklaşmanıza engel olur. Sınav, kişiliğinizi değil bilginizi
ölçer. Dolayısıyla sınava nefret geliştirmek yerine, sınavı daha mutlu
bir hayat yaşamanız için basamak olarak değerlendirmek psikolojik açıdan
daha doğrudur. Mutlaka sınavda seçici sorular olacaktır. Fakat herkesin
yapacağı sorular % 70 oranındadır.
Sınava, psikolojik olarak hazır olunmalı
Başarılı
olmak ve verim alabilmek için kişinin, çalıştığı konuya konsantre
olması gerekir. Bireyin içinde bulunduğu ruhsal durumu, moral yapısı ve
psikolojik dengesi sınav başarısını önemli ölçüde etkiler. Sınav,
hayatın bir basamağıdır. Başarılı olmak nasıl insanî bir özellik ise
başaramamak da insanî bir özelliktir. Olumlu düşünme, olumlu görme,
insanı rahatlatacaktır. Unutmamak gerekir ki; sınav, bir ölüm kalım
savaşı değildir. Sınava verilen anlam ve bakış açınıza göre kaygı ve
motivasyonunuz artar veya azalır.
Sınav kaygısına dikkat!
Her konuda olduğu gibi
sınavlarda başarı için de belirli bir düzeyde kaygıya gerek vardır.
Sınava hazırlık sürecinde yaşanan kaygının iki temeli vardır. Birincisi
bütünüyle gerçek ve akılcı bir temele dayanır. Bu anlamda hayatın
akışını etkileyecek büyük bir yarışta yer alacak olmaktan kaygı duymak,
doğal ve yerinde bir durumdur. İkincisi ise çocuğun kontrol edemediği ve
çevrenin etkisiyle de ortaya çıkan kaygılardır. Örneğin sınavı
kazanamazsam; "Akrabalarımın önüne nasıl çıkacağım?", "Anneme-babama ne
diyeceğim?", "Arkadaşlarımın yüzüne nasıl bakacağım?", "Tanıdıklarıma
karşı mahcup olacağım" gibi düşünceler sınavlara hazırlanan öğrencinin
rasyonel olmayan kaygı kaynaklarıdır ve çocuğu önemli derecede etkiler.
Adayların sınava gireceği salonu daha önceden görmeleri de kaygılarını
azaltmaları adına önemlidir. Kaygıyı azaltıcı nefes egzersizleri
yapılabilir.
Doğru beslenme başarınızı etkiler
Araştırmalar
göstermiştir ki, dengeli beslenme öğrenmeyi olumlu yönde etkilemektedir.
Sınavlarda hiçbir besin tek başına mucizevî bir etki göstermez.
"Yeterli ve dengeli beslenme" ölçü olmalıdır. Yapay beslenme yerine
doğal olanı tercih edilmelidir. Örneğin, şekerleme gibi basit şekerler
yerine, kuru üzüm veya A ve C vitaminlerince zengin taze meyve, sebzeler
tercih edilebilir.
Yeterince uyunmalı
Sınava hazırlanan öğrencilerde
özellikle sınav dönemi yaklaştıkça sıkıntılı ve stresli günlerle
beraber uyku sorunları da artmaktadır. Gece verimli bir uyku uyumayan
öğrenci, gündüzü de gerektiği gibi değerlendirememektir. Temel problem,
uyuyamamak ya da uykunun kalitesinin yeterli olmamasıdır. Bu yüzden uyku
saatleri sınava bir iki gün kala düzene konulmalı, aynı saatte yatılıp
aynı saatte kalkılmalıdır.
Bol oksijen şart
Kalan zaman içinde günlük
belirlenecek çalışmadan sonra, ara dilenmelerde bol oksijen alınmalıdır.
Biliniyor ki beynin temel gıdası oksijendir. Yeterli miktarda alınması
beynin daha iyi çalışmasına sebep olacaktır. Hafta sonu doğaya
çıkılabiliyorsa bu şekilde değerlendirilmelidir. Ayrıca ders çalışırken
çevre gürültüsüz bir ortam ise ara sıra cam açılarak odanın
havalandırılması, motive olmayı kolaylaştıracaktır.
Cumartesi günü önemli
Sınav öncesi son cumartesi
günü moral depolanmalıdır. Kesinlikle sınavdan bir gün önce (cumartesi
günü) her gün kalktığınız saatte kalkın. Cumartesi günü ağır bedensel
hareket gerektirecek sporlardan uzak durun. En faydalısı rahat bir
biçimde gezebilir, arkadaşlarınızla sohbet edebilirsiniz. Akşam
yemeğinin hafif olması, susatacak cinste olmaması önemli. Akşam fazla
geç olmamak kaydıyla yatmaya çalışınız. Son olarak sadece hatırlatıcı
bazı konulara bakılabilir. Sınav heyecanı uyandıracak konuşmalardan uzak
durunuz.
Belgeleriniz için bir sınav çantası hazırlayabilirsiniz
Sınava
giriş belgeleriniz, kalem, silgi, kalem açacağı, resimli kimlik sınav
için gerekli belgeler. Yatmadan önce son belge kontrolü yapınız. Bütün
bunlar için en uygun olanı bir sınav çantası hazırlığıdır.
Sınav sabahı
Sınav sabahı erken kalkmış
olabilirsiniz. Telaşlanmaya gerek yok. Ailenizle güzel bir kahvaltı
yapmalısınız. Kahvaltının abartılmasına gerek yok. Her zaman yaptığınız
çayıyla, peyniriyle, zeytiniyle bir kahvaltı. Kahvaltının, glikoz
ağırlıklı olmasına dikkat ediniz. Sınav günü giyeceğiniz elbisenin yeni
olmasından çok rahat olmasına dikkat edin.
Ders çalışma ne zaman bırakılmalı?
Sınava bir
gün kala cuma günü son hatırlatmalara bakılabilir. En son güne kadar
çalışmak sizi rahatlatacaksa buyurun çalışın. Ama tavsiye olunan; etkin
çalışmayı bırakmaktır.
Ailelere düşen görev
Memorial Hastanesi Çocuk
ve Ergen Psikiyatristi Uzman Dr. Leyla Benkurt Alkaş, sınava birkaç gün
kala ailelerin öğrenciler üzerinde etkilerinin arttığına dikkat çekiyor.
Ve şu önerilerde bulunuyor: Kaygı bulaşıcıdır, ailenin kendini
gevşetmesi gerekir. Gencin sık sık kendini dinlemesine sebep olacak
şekilde; "İyi misin, şunu ister misin, seni seviyoruz, sana güveniyoruz,
heyecanlanma, korkma, kazanmazsan da bir şey olmaz, kazanırsan sana
şunu alacağım" gibi aşırı gerecek konuşmalardan kaçınmalıdır. Sakin,
doğal, her sabahkine yakın bir sohbet ve kahvaltı yapmak, mümkünse
sınava kadar gence eşlik etmek, trafik veya yetişememeyle ilgili panik
yapmamak gerekir. Bu arada gence elinden geleni yaptığı, deneme sınavı
veya bir başka sınavdan farklı olmadığını hissettirmek gerekir. Aileler
sınava ne kadar çok özellik ve önem yüklerlerse çocuğun kaygısı da o
kadar çok olacaktır.
Anne-babalara altın tavsiyeler
Huzurlu ve sakin bir ev ortamı hazırlayın.,
Eleştiri ve emir verici ifadeler yerine esprili ifadeler kullanın.
Çocuğunuzun yeteneklerini ve bilgi seviyesini iyi tanıyın.
Zamanı ve mekânı kullanmada destek olun.
Zaman çalıcılar, TV, bilgisayar, telefon, oyunların kullanımına
dikkat edin.
Kıyaslamayın ve yermeyin, o da sizi kıyaslar ve
beğenmezse ağırınıza gider.
Genelleme yapmadan, hatalarını ve eksiklerini bulması için ona
fırsat tanıyın.
Bunalınca beraber yemek yapın, pazara gidin, araba yıkayın.
Onunla gurur duyduğunuzu, onu önemsediğinizi hissettirin.
Çocuğunuzu üçüncü kişilere şikâyet etmeyin, başkasının yanında
eleştirmeyin.
Sınavları çok iyi olsa bile bu konuda aşırı övme ve memnuniyet
göstermeyin.
Her zamanki kadar yemek, uyku ve sağlığı ile ilgilenin.
Eğitim hayatına yön verecek sınav öncesi adaylar sorular kadar stresle
de imtihan oluyor.
Peki bu son virajda aileler çocuklarına nasıl
yardımcı olabilir? Öğrencilerin yapması gerekenler nelerdir?
Türkiye'de
öğrenci olmak demek sınav anlamına geliyor. İlkokulda derslerle
başlayan sınavlar, eğitim hayatımız boyunca sürüyor. Ancak bazı
sınavların eğitim hayatımız üzerindeki etkisi çok daha fazla. İlkokuldan
sonra Liselere Giriş Sınavı (LGS) ve liseden sonra üniversiteye gidip
gidemeyeceğimizi belirleyen öğrenci seçme ve yerleştirme sınavı buna iyi
birer örnek. Pazar günü öğrenciler yeni sistemin ilk sınavı olan YGS'ye
(Yükseköğretime Geçiş Sınavı) girecekler. YGS'nin ÖYS'ye etkisi ise
ortalama % 40 civarında. Bu sınavın öğrencilerin geleceğini
şekillendirmedeki önemi büyük. Sınava 2 gün kala öğrenci ve veliler
sınava nasıl hazırlanmalı? Nelere dikkat etmeli? Uzmanlara danıştık ve
sınavda daha iyi sonuçlar alabilmek için yapılması gerekenlerle ilgili
tavsiyeler aldık.
Memorial Hastanesi Çocuk ve Ergen Psikiyatristi Uzmanı Dr. Leyla
Benkurt Alkaş ile FEM Dershaneleri Rehberlik Servisi Uzmanı Faruk Ardıç,
sınava girecek öğrenciler için önemli tavsiyelerde bulundu.
***
Sorulara önyargılarınızla yaklaşmayın
Soruları,
kolay veya zor soru gibi nitelendirmek yerine, seçicilik özelliği daha
fazla olan soru olarak görmek özellikle matematik, fen sorularına
önyargılı yaklaşmanıza engel olur. Sınav, kişiliğinizi değil bilginizi
ölçer. Dolayısıyla sınava nefret geliştirmek yerine, sınavı daha mutlu
bir hayat yaşamanız için basamak olarak değerlendirmek psikolojik açıdan
daha doğrudur. Mutlaka sınavda seçici sorular olacaktır. Fakat herkesin
yapacağı sorular % 70 oranındadır.
Sınava, psikolojik olarak hazır olunmalı
Başarılı
olmak ve verim alabilmek için kişinin, çalıştığı konuya konsantre
olması gerekir. Bireyin içinde bulunduğu ruhsal durumu, moral yapısı ve
psikolojik dengesi sınav başarısını önemli ölçüde etkiler. Sınav,
hayatın bir basamağıdır. Başarılı olmak nasıl insanî bir özellik ise
başaramamak da insanî bir özelliktir. Olumlu düşünme, olumlu görme,
insanı rahatlatacaktır. Unutmamak gerekir ki; sınav, bir ölüm kalım
savaşı değildir. Sınava verilen anlam ve bakış açınıza göre kaygı ve
motivasyonunuz artar veya azalır.
Sınav kaygısına dikkat!
Her konuda olduğu gibi
sınavlarda başarı için de belirli bir düzeyde kaygıya gerek vardır.
Sınava hazırlık sürecinde yaşanan kaygının iki temeli vardır. Birincisi
bütünüyle gerçek ve akılcı bir temele dayanır. Bu anlamda hayatın
akışını etkileyecek büyük bir yarışta yer alacak olmaktan kaygı duymak,
doğal ve yerinde bir durumdur. İkincisi ise çocuğun kontrol edemediği ve
çevrenin etkisiyle de ortaya çıkan kaygılardır. Örneğin sınavı
kazanamazsam; "Akrabalarımın önüne nasıl çıkacağım?", "Anneme-babama ne
diyeceğim?", "Arkadaşlarımın yüzüne nasıl bakacağım?", "Tanıdıklarıma
karşı mahcup olacağım" gibi düşünceler sınavlara hazırlanan öğrencinin
rasyonel olmayan kaygı kaynaklarıdır ve çocuğu önemli derecede etkiler.
Adayların sınava gireceği salonu daha önceden görmeleri de kaygılarını
azaltmaları adına önemlidir. Kaygıyı azaltıcı nefes egzersizleri
yapılabilir.
Doğru beslenme başarınızı etkiler
Araştırmalar
göstermiştir ki, dengeli beslenme öğrenmeyi olumlu yönde etkilemektedir.
Sınavlarda hiçbir besin tek başına mucizevî bir etki göstermez.
"Yeterli ve dengeli beslenme" ölçü olmalıdır. Yapay beslenme yerine
doğal olanı tercih edilmelidir. Örneğin, şekerleme gibi basit şekerler
yerine, kuru üzüm veya A ve C vitaminlerince zengin taze meyve, sebzeler
tercih edilebilir.
Yeterince uyunmalı
Sınava hazırlanan öğrencilerde
özellikle sınav dönemi yaklaştıkça sıkıntılı ve stresli günlerle
beraber uyku sorunları da artmaktadır. Gece verimli bir uyku uyumayan
öğrenci, gündüzü de gerektiği gibi değerlendirememektir. Temel problem,
uyuyamamak ya da uykunun kalitesinin yeterli olmamasıdır. Bu yüzden uyku
saatleri sınava bir iki gün kala düzene konulmalı, aynı saatte yatılıp
aynı saatte kalkılmalıdır.
Bol oksijen şart
Kalan zaman içinde günlük
belirlenecek çalışmadan sonra, ara dilenmelerde bol oksijen alınmalıdır.
Biliniyor ki beynin temel gıdası oksijendir. Yeterli miktarda alınması
beynin daha iyi çalışmasına sebep olacaktır. Hafta sonu doğaya
çıkılabiliyorsa bu şekilde değerlendirilmelidir. Ayrıca ders çalışırken
çevre gürültüsüz bir ortam ise ara sıra cam açılarak odanın
havalandırılması, motive olmayı kolaylaştıracaktır.
Cumartesi günü önemli
Sınav öncesi son cumartesi
günü moral depolanmalıdır. Kesinlikle sınavdan bir gün önce (cumartesi
günü) her gün kalktığınız saatte kalkın. Cumartesi günü ağır bedensel
hareket gerektirecek sporlardan uzak durun. En faydalısı rahat bir
biçimde gezebilir, arkadaşlarınızla sohbet edebilirsiniz. Akşam
yemeğinin hafif olması, susatacak cinste olmaması önemli. Akşam fazla
geç olmamak kaydıyla yatmaya çalışınız. Son olarak sadece hatırlatıcı
bazı konulara bakılabilir. Sınav heyecanı uyandıracak konuşmalardan uzak
durunuz.
Belgeleriniz için bir sınav çantası hazırlayabilirsiniz
Sınava
giriş belgeleriniz, kalem, silgi, kalem açacağı, resimli kimlik sınav
için gerekli belgeler. Yatmadan önce son belge kontrolü yapınız. Bütün
bunlar için en uygun olanı bir sınav çantası hazırlığıdır.
Sınav sabahı
Sınav sabahı erken kalkmış
olabilirsiniz. Telaşlanmaya gerek yok. Ailenizle güzel bir kahvaltı
yapmalısınız. Kahvaltının abartılmasına gerek yok. Her zaman yaptığınız
çayıyla, peyniriyle, zeytiniyle bir kahvaltı. Kahvaltının, glikoz
ağırlıklı olmasına dikkat ediniz. Sınav günü giyeceğiniz elbisenin yeni
olmasından çok rahat olmasına dikkat edin.
Ders çalışma ne zaman bırakılmalı?
Sınava bir
gün kala cuma günü son hatırlatmalara bakılabilir. En son güne kadar
çalışmak sizi rahatlatacaksa buyurun çalışın. Ama tavsiye olunan; etkin
çalışmayı bırakmaktır.
Ailelere düşen görev
Memorial Hastanesi Çocuk
ve Ergen Psikiyatristi Uzman Dr. Leyla Benkurt Alkaş, sınava birkaç gün
kala ailelerin öğrenciler üzerinde etkilerinin arttığına dikkat çekiyor.
Ve şu önerilerde bulunuyor: Kaygı bulaşıcıdır, ailenin kendini
gevşetmesi gerekir. Gencin sık sık kendini dinlemesine sebep olacak
şekilde; "İyi misin, şunu ister misin, seni seviyoruz, sana güveniyoruz,
heyecanlanma, korkma, kazanmazsan da bir şey olmaz, kazanırsan sana
şunu alacağım" gibi aşırı gerecek konuşmalardan kaçınmalıdır. Sakin,
doğal, her sabahkine yakın bir sohbet ve kahvaltı yapmak, mümkünse
sınava kadar gence eşlik etmek, trafik veya yetişememeyle ilgili panik
yapmamak gerekir. Bu arada gence elinden geleni yaptığı, deneme sınavı
veya bir başka sınavdan farklı olmadığını hissettirmek gerekir. Aileler
sınava ne kadar çok özellik ve önem yüklerlerse çocuğun kaygısı da o
kadar çok olacaktır.
Anne-babalara altın tavsiyeler
Huzurlu ve sakin bir ev ortamı hazırlayın.,
Eleştiri ve emir verici ifadeler yerine esprili ifadeler kullanın.
Çocuğunuzun yeteneklerini ve bilgi seviyesini iyi tanıyın.
Zamanı ve mekânı kullanmada destek olun.
Zaman çalıcılar, TV, bilgisayar, telefon, oyunların kullanımına
dikkat edin.
Kıyaslamayın ve yermeyin, o da sizi kıyaslar ve
beğenmezse ağırınıza gider.
Genelleme yapmadan, hatalarını ve eksiklerini bulması için ona
fırsat tanıyın.
Bunalınca beraber yemek yapın, pazara gidin, araba yıkayın.
Onunla gurur duyduğunuzu, onu önemsediğinizi hissettirin.
Çocuğunuzu üçüncü kişilere şikâyet etmeyin, başkasının yanında
eleştirmeyin.
Sınavları çok iyi olsa bile bu konuda aşırı övme ve memnuniyet
göstermeyin.
Her zamanki kadar yemek, uyku ve sağlığı ile ilgilenin.
Salı Tem. 19, 2011 2:24 pm tarafından glewci
» Xara3d5 3 boyutlu yazi yazma programi (dj isimleri yazmak icin şahane)
C.tesi Nis. 16, 2011 10:24 am tarafından erhan2188
» Hareketli Avatar Yapımı
C.tesi Mart 12, 2011 9:47 pm tarafından (fog)'(x)
» Sjsro 11d'li Media.pk2...!!
C.tesi Mart 12, 2011 1:26 pm tarafından womekan
» Pet (Horse, Wolf, Kervan vs.) Auto Pot.
Salı Şub. 15, 2011 5:11 pm tarafından wiar01
» Silkroad'ı 3D Oynayın! Bir İlk :)
Perş. Şub. 03, 2011 4:38 pm tarafından Fleyd
» Kangurularla Apaçi
Perş. Şub. 03, 2011 3:35 pm tarafından (fog)'(x)
» EiffeL Kulesi Önünde Apaçi :)
Perş. Şub. 03, 2011 3:33 pm tarafından (fog)'(x)
» Apaçi Marşı- Bağlama&Gitar
Perş. Şub. 03, 2011 3:27 pm tarafından (fog)'(x)
» Apaçi Müziği - Gitar Versiyon
Perş. Şub. 03, 2011 3:21 pm tarafından (fog)'(x)