İlk önce Hamd-ü Sena şiiri video ile beraber
Hamd-ü Sena;Allah’(c.c)a hamd etmek manasına gelir.
Allah’(cc)a Hamd Etmek
Kim Hamd ederim Allah’a ki, her şey O’nun azameti önünde küçük kalmıştır
Hamdederim Allah’a ki her şey O’nun izzeti karşısında zelîldirHamd
ederim Allah’a ki her şey O’nun mülk ü saltanatına boyun eğmiştir Hamd
ederim Allah’a ki, her şey O’nun kudretine teslîm olmuştur,” derse ve
bunu ancak Allah’ın indindekini taleb ederek söylerse Allah ona milyon
hasene yazar, derecesini bin kat yüceltir, kıyamet gününe kadar ona
istiğfar etmeleri için yetmiş bin melek vazifelendirir” (10)
“Ibrâhîm -aleyhisselâm- Rabbıne suâl edip: Ey Rab-bim, sana
hamdedenin mükâfatı nedir? Allah Teâlâ Cevaben buyurdu ki: Hamd, şükrün
anahtarıdır, şükür onunla beraber Rabbü’l-âlemînin Arşına yükselir”
İb-râhîm tekrar suâl edip: Ey Rabbim! Seni tesbîh edenin mükâfatı nedir?
Allah Teâlâ Cevaben: “Tesbîhin aslının ne demek olduğunu âlemlerin
Rabbi Allah bilir” (11)
Allah’a hamd etmek ile ilgili bir yazı
Hamd Etmek Müstahabdır
Daha önce geçtiği gibi, her önemli ve şerefli işin başında Hamd getirmek
müstahabdır. Yine yemeği ve içmeyi bitirdikten sonra, aksırınca, bir
kadını nikahlamak isteğinde bulununca, nikâh akdi yapılınca, heladan
çıkanca Hamd etmek müstahabdır. İleride gelecek ilgili bölümlerde, bu
meseleler, delilleriyle ayrıntılı olarak beyan edilecektir, İnşa-Ellahu
Teâlâ… Heladan çıkışta ne söyleneceği, bununla ilgili bölümde geçmişti.
Söylediğimiz gibi yazılan kitablann başında Hamd getirmek müstahab
olduğu gibi, ister hadîs okunsun, ister fıkıh ve ister bunlardan başkası
olsun, ders veren hocaların ve okuyan öğrencilerin başlarken Hamd
getirmeleri de müstahab*dır. Hamd etme ifadelerinin en güzeli şudur:
“Elhamdü îillâhi rabbi’t-âlemîn.” (Hamd ve Övgü, bütün âlemleri yaratan
Allah’a mahsustur.)”
[size="2"]Hutbede Allah’a Hamd Etmek
Cuma hutbesinde ve diğer hutbelerde Allah Teâlâ’ya Hamd etmek rü-kûndur;
bunsuz hutbe olmaz. Hamd getirmenin en azı: “Elhamdülillah” sözüdür.
Faziletli olan, bu övgüye ilâve yapmaktır. Fıkıh kitablarında bu*nun
tafsilâtı maruftur. Hutbedeki Hamdin arabça ifade ile olması da
şart*tır.
Duâ Sonunda Hamd Etmek
İnsanın yapmış olduğu duayı, âlemlerin yaratıcısı olan Allah’a hamd ile
bitirmesi müstahab olduğu gibi, duasına hamd ile başlaması da
müsta*habdır. Bunun delili, yakında Resûlüllah Sallallahu Aleyhi ve
Sellem’e “SALAT” getirme bölümünde sahîh hadîsten gösterilecektir.
Nimet Gelince Yahud Kötülük Kalkınca Hamd Etmek
Bir nimet elde edildiği zaman yahud hoş olmayan bir şey yok olduğu
zaman, Allah Teâlâ’ya hamd etmek müstahabdır; ister bu iş kendisi için
ister arkadaşı için ve ister müslümanlar için olsun…
296- Ebû Hüreyre’den (Radıyallahu Anh) rivayet edildiğine
göre; “Peygamber Sallallahu Aleyhi ve Sellem’e îsrâ (miraç) gecesinde,
sütten
ve cennet şarabından iki kadeh getirildi de onlara baktı.
Sonra sütü aldı. Cibrîl (Aleyhisseîâm) Peygambere dedi: O Allah’a hamd
olsun ki, seni islâm alâmetine iletti. Eğer şarabı alsaydın, ümmetin
sapıtırdı.”[7]
297- Ebû Musa El-Eş’arî’den (Radıyallahu Anh) rivayet
edildiğine göre, Resûlüllah Sallallahu Aleyhi ve Sellem şöyle buyurdu:
“Kulun çocuğu ölünce, Allah Teâlâ meleklerine sorar: Kulumun
çocu*ğunun canını aldınız? Melekler:
-Evet, derler. Onun kalb meyvasmı aldınız? der, Allah. Onlar:
-Evet, derler. Allah buyurur:
-O kulum ne söyledi? Melekler derler ki:
-O sana hamd etti ve : Biz Allah’dan geldik, yine O’na döneceğiz, dedi.
Allah Tealâ buyurur:
-Kuluma cennette bir ev yapın ve ona HAMD evi adını verin.”[8] Tirmizî
demiştir ki, hadîs hasendir. Hamd’ın fazileti ile ilgili hadîsler
çoktur ve meşhurdur. Kitabın başında “Sübhânellah,
Elhamdülillah ve diğer zikirlerin fazileti ile ilgili sahih hadîslerden
bir miktar geçmişti.
Hamd Üzere Yemin Etmek
Horasan’h müteahhirûn alimlerimiz şöyle demişlerdir: Bir kimse, Allah
Teâlâ’ya en kapsamlı, en büyük bir hamd edecektir diye, yemin etse,
bunun yemininde sadık kalmasının yolu, şunu söylemesidir:
“Elhamdü Îillâhi hamden yuvâfî niamehû ve yükâfiu mezîdehu
(Allah’ın nimetlerinin hakkını ödeyecek ve nimetlerinin ziyadesini
mü*savi olarak bir hamd ile Allah’a hamd olsun). Yani Allah’ın nimet ve
ihsan*larından daha çoğunun şükrünü karşılayan hamd, Allah’a mahsustur.
Demişlerdir ki: En güzel övgü ile Allah’ı övecektir diye yemin etmiş
olursa, yemininde sadık kalmasımn yolu şunu söylemektir:
“Lâ uhsî senâen aleyke ente kemâ esneyte ala nefsike” (Ben
Sana karşı gereken övgüyü yapamam; Sen kendini övdüğün gi*bisin).
Bazıları, bu sözün sonuna şunu ilâve etmişlerdir:
“Feleke’l-hamdü hattâ terzâ.” (Sen razı oluncaya kadar, ha m d
Sanadır).
Ebû Sa’d EI-Mütevellî, “Allah teâlâ’yı en büyük ve en yüce
bir övgü ile övecektir, diye yemin eden kimsenin meselesini şöyle
şekillendirmiştir: Daha önceki zikrin başına “SÜBHANEKE” teşbihini
getirerek hamd etme*lidir ki, yeminini bozmamış olsun.
298- Ebû Nasır Et-Timar’dan, o da Muhammed ibni Nadir’den
(Ra-himehullahu Tealâ) rivayet ettiğine göre, demiştir ki, Âdem
Aleyhisse-lâm şöyle dedi: “Ya Rabbî! Elimin kazancı ile beni meşgul
ettin. Bana bir şey öğret ki, onda hamd ve teşbihin kapsamlı anlamı
olsun. Yüce ve büyük Allah ona şunu vahyetti: Ey Adem! Sabahladığın
zaman üç defa, akşamladığın zaman üç defa şöyle söyle:
“Elhamdü lillâhi rabbİ’l-âlemîne hamden yuvâfîniamehû ve
yükâfiv mezîdehû.
İşte bu, hamd ve tesbîhin en kapsamlisıdır. En iyisini Allah
bilir.
Hamd-ü Sena;Allah’(c.c)a hamd etmek manasına gelir.
Allah’(cc)a Hamd Etmek
Kim Hamd ederim Allah’a ki, her şey O’nun azameti önünde küçük kalmıştır
Hamdederim Allah’a ki her şey O’nun izzeti karşısında zelîldirHamd
ederim Allah’a ki her şey O’nun mülk ü saltanatına boyun eğmiştir Hamd
ederim Allah’a ki, her şey O’nun kudretine teslîm olmuştur,” derse ve
bunu ancak Allah’ın indindekini taleb ederek söylerse Allah ona milyon
hasene yazar, derecesini bin kat yüceltir, kıyamet gününe kadar ona
istiğfar etmeleri için yetmiş bin melek vazifelendirir” (10)
“Ibrâhîm -aleyhisselâm- Rabbıne suâl edip: Ey Rab-bim, sana
hamdedenin mükâfatı nedir? Allah Teâlâ Cevaben buyurdu ki: Hamd, şükrün
anahtarıdır, şükür onunla beraber Rabbü’l-âlemînin Arşına yükselir”
İb-râhîm tekrar suâl edip: Ey Rabbim! Seni tesbîh edenin mükâfatı nedir?
Allah Teâlâ Cevaben: “Tesbîhin aslının ne demek olduğunu âlemlerin
Rabbi Allah bilir” (11)
Allah’a hamd etmek ile ilgili bir yazı
Hamd Etmek Müstahabdır
Daha önce geçtiği gibi, her önemli ve şerefli işin başında Hamd getirmek
müstahabdır. Yine yemeği ve içmeyi bitirdikten sonra, aksırınca, bir
kadını nikahlamak isteğinde bulununca, nikâh akdi yapılınca, heladan
çıkanca Hamd etmek müstahabdır. İleride gelecek ilgili bölümlerde, bu
meseleler, delilleriyle ayrıntılı olarak beyan edilecektir, İnşa-Ellahu
Teâlâ… Heladan çıkışta ne söyleneceği, bununla ilgili bölümde geçmişti.
Söylediğimiz gibi yazılan kitablann başında Hamd getirmek müstahab
olduğu gibi, ister hadîs okunsun, ister fıkıh ve ister bunlardan başkası
olsun, ders veren hocaların ve okuyan öğrencilerin başlarken Hamd
getirmeleri de müstahab*dır. Hamd etme ifadelerinin en güzeli şudur:
“Elhamdü îillâhi rabbi’t-âlemîn.” (Hamd ve Övgü, bütün âlemleri yaratan
Allah’a mahsustur.)”
[size="2"]Hutbede Allah’a Hamd Etmek
Cuma hutbesinde ve diğer hutbelerde Allah Teâlâ’ya Hamd etmek rü-kûndur;
bunsuz hutbe olmaz. Hamd getirmenin en azı: “Elhamdülillah” sözüdür.
Faziletli olan, bu övgüye ilâve yapmaktır. Fıkıh kitablarında bu*nun
tafsilâtı maruftur. Hutbedeki Hamdin arabça ifade ile olması da
şart*tır.
Duâ Sonunda Hamd Etmek
İnsanın yapmış olduğu duayı, âlemlerin yaratıcısı olan Allah’a hamd ile
bitirmesi müstahab olduğu gibi, duasına hamd ile başlaması da
müsta*habdır. Bunun delili, yakında Resûlüllah Sallallahu Aleyhi ve
Sellem’e “SALAT” getirme bölümünde sahîh hadîsten gösterilecektir.
Nimet Gelince Yahud Kötülük Kalkınca Hamd Etmek
Bir nimet elde edildiği zaman yahud hoş olmayan bir şey yok olduğu
zaman, Allah Teâlâ’ya hamd etmek müstahabdır; ister bu iş kendisi için
ister arkadaşı için ve ister müslümanlar için olsun…
296- Ebû Hüreyre’den (Radıyallahu Anh) rivayet edildiğine
göre; “Peygamber Sallallahu Aleyhi ve Sellem’e îsrâ (miraç) gecesinde,
sütten
ve cennet şarabından iki kadeh getirildi de onlara baktı.
Sonra sütü aldı. Cibrîl (Aleyhisseîâm) Peygambere dedi: O Allah’a hamd
olsun ki, seni islâm alâmetine iletti. Eğer şarabı alsaydın, ümmetin
sapıtırdı.”[7]
297- Ebû Musa El-Eş’arî’den (Radıyallahu Anh) rivayet
edildiğine göre, Resûlüllah Sallallahu Aleyhi ve Sellem şöyle buyurdu:
“Kulun çocuğu ölünce, Allah Teâlâ meleklerine sorar: Kulumun
çocu*ğunun canını aldınız? Melekler:
-Evet, derler. Onun kalb meyvasmı aldınız? der, Allah. Onlar:
-Evet, derler. Allah buyurur:
-O kulum ne söyledi? Melekler derler ki:
-O sana hamd etti ve : Biz Allah’dan geldik, yine O’na döneceğiz, dedi.
Allah Tealâ buyurur:
-Kuluma cennette bir ev yapın ve ona HAMD evi adını verin.”[8] Tirmizî
demiştir ki, hadîs hasendir. Hamd’ın fazileti ile ilgili hadîsler
çoktur ve meşhurdur. Kitabın başında “Sübhânellah,
Elhamdülillah ve diğer zikirlerin fazileti ile ilgili sahih hadîslerden
bir miktar geçmişti.
Hamd Üzere Yemin Etmek
Horasan’h müteahhirûn alimlerimiz şöyle demişlerdir: Bir kimse, Allah
Teâlâ’ya en kapsamlı, en büyük bir hamd edecektir diye, yemin etse,
bunun yemininde sadık kalmasının yolu, şunu söylemesidir:
“Elhamdü Îillâhi hamden yuvâfî niamehû ve yükâfiu mezîdehu
(Allah’ın nimetlerinin hakkını ödeyecek ve nimetlerinin ziyadesini
mü*savi olarak bir hamd ile Allah’a hamd olsun). Yani Allah’ın nimet ve
ihsan*larından daha çoğunun şükrünü karşılayan hamd, Allah’a mahsustur.
Demişlerdir ki: En güzel övgü ile Allah’ı övecektir diye yemin etmiş
olursa, yemininde sadık kalmasımn yolu şunu söylemektir:
“Lâ uhsî senâen aleyke ente kemâ esneyte ala nefsike” (Ben
Sana karşı gereken övgüyü yapamam; Sen kendini övdüğün gi*bisin).
Bazıları, bu sözün sonuna şunu ilâve etmişlerdir:
“Feleke’l-hamdü hattâ terzâ.” (Sen razı oluncaya kadar, ha m d
Sanadır).
Ebû Sa’d EI-Mütevellî, “Allah teâlâ’yı en büyük ve en yüce
bir övgü ile övecektir, diye yemin eden kimsenin meselesini şöyle
şekillendirmiştir: Daha önceki zikrin başına “SÜBHANEKE” teşbihini
getirerek hamd etme*lidir ki, yeminini bozmamış olsun.
298- Ebû Nasır Et-Timar’dan, o da Muhammed ibni Nadir’den
(Ra-himehullahu Tealâ) rivayet ettiğine göre, demiştir ki, Âdem
Aleyhisse-lâm şöyle dedi: “Ya Rabbî! Elimin kazancı ile beni meşgul
ettin. Bana bir şey öğret ki, onda hamd ve teşbihin kapsamlı anlamı
olsun. Yüce ve büyük Allah ona şunu vahyetti: Ey Adem! Sabahladığın
zaman üç defa, akşamladığın zaman üç defa şöyle söyle:
“Elhamdü lillâhi rabbİ’l-âlemîne hamden yuvâfîniamehû ve
yükâfiv mezîdehû.
İşte bu, hamd ve tesbîhin en kapsamlisıdır. En iyisini Allah
bilir.
Salı Tem. 19, 2011 2:24 pm tarafından glewci
» Xara3d5 3 boyutlu yazi yazma programi (dj isimleri yazmak icin şahane)
C.tesi Nis. 16, 2011 10:24 am tarafından erhan2188
» Hareketli Avatar Yapımı
C.tesi Mart 12, 2011 9:47 pm tarafından (fog)'(x)
» Sjsro 11d'li Media.pk2...!!
C.tesi Mart 12, 2011 1:26 pm tarafından womekan
» Pet (Horse, Wolf, Kervan vs.) Auto Pot.
Salı Şub. 15, 2011 5:11 pm tarafından wiar01
» Silkroad'ı 3D Oynayın! Bir İlk :)
Perş. Şub. 03, 2011 4:38 pm tarafından Fleyd
» Kangurularla Apaçi
Perş. Şub. 03, 2011 3:35 pm tarafından (fog)'(x)
» EiffeL Kulesi Önünde Apaçi :)
Perş. Şub. 03, 2011 3:33 pm tarafından (fog)'(x)
» Apaçi Marşı- Bağlama&Gitar
Perş. Şub. 03, 2011 3:27 pm tarafından (fog)'(x)
» Apaçi Müziği - Gitar Versiyon
Perş. Şub. 03, 2011 3:21 pm tarafından (fog)'(x)