[Resimleri görebilmek için üye olun veya giriş yapın.]
TRUVA ŞAVAŞI
1. Truva nerede?
Truva (Troia,Troy, İlion, İlias ya da İlium), Küçük Asya (Asia Minor) denenAnadolu'nun kuzeybatısındaki Troas bölgesinde bir sırtın üzerinde,Çanakkale'nin 30 km. kadar uzağındaki Hisarlık Tepesi üzerinde dokuzkere yıkılıp yeniden kurulmuş olan bir şehirdir. Truva, denizbaskınlarından korunacak kadar içeride olmasına karşılık, Hellespontos(Çanakkale) ile Karadeniz'i bağlayan ticaret yollarına egemen olacakkadar da denize yakın bulunduğundan yeri önemliydi. 1873 yılında Almanarkeolog Schliemann'ın kazılarına başladığı güne kadar yeri hakkındatürlü söylentiler vardı. Schliemann'ın kazılarına sonradan arkeologDörpfeld devam etti. Her yıkılışında yeniden yapılmış olan ticaretkentinde 9 tabaka ortaya çıkarıldı. Homeros'un Yunanlılar tarafındanişgal edilip yakıp yıkıldığını anlattığı İliyada destanındaki Truva,İ.Ö. 15-12. yüzyıla ait olan 6. tabakadır.
Efsanelere göreşehri ilk kuran Trak'lardır. Bunlar İsa'dan önce 3000 yıllarındaBoğazlar yolu ile Anadolu'ya geliyorlar ve Çanakkale dolaylarınıdolaşıyorlar. Sonra Hisarlık Tepesini şehir yapmaya elverişlibuluyorlar ve ilk Truva şehrini kuruyorlar. Yine efsanelere göre şehirbilinmeyen bir zamanda kim olduğu bilinmeyen Tros (veya Dardanos) adlıkral tarafından yapılıyor. Akha'ların Iliada'da anlatıldığı gibi yakıpyıktıkları şehir altıncı Truva'dır. Truva şehri tarihte birkaç defayıkılmış ve tekrar yapılmıştır. Schliemann'a göre Truva'da birbiriüzerine dokuz şehir kurulmuştur. İlk şehir taş devrinin sonlarında, sonşehir ise Romalılar tarafından yapılmıştır. 6. şehrin etrafındakisurlar efsanelere göre eski Truva kralı Laomedon tarafından Tanrılara(Poseidon, Apollon) yaptırıldığından çok sağlam ve kalındır. Truvaşehri bu yüzden o zamanlar hiç alınamaz olarak bilinirdi. Ama Truva'nınilk krallarından Laomedon, Herakles'i kızdırdığından Herakles,Telamon'la birlikte bir ordu toplayıp bir günde Truva'yı zaptetmişti.Bu olay, Agamemnon komutasındaki kuşatmadan onyıllar önce olmuştu.
Truvalılar,ticaret gemileri ile kara, Marmara ve Ege Denizinde ticaret yaparak çokzengin olmuşlardı. Çanakkale Boğazının, Ege Denizinin giriş kapısındaolduğundan aynı zamanda boğazı da kontrol altına almışlardır. Halbukibu sırada Minos devleti, Akha'lar tarafından yıkılmış, Ege Deniziticareti ve Çanakkale boğazı bunlar tarafından ele geçirilmekistenmiştir. İşte bu rekabet yüzünden Truvalılar ile Akha'lar arasındahep bir sürtüşme olmuştur. Truva şehrinin Priamos isminde 50 çocukbabası bir kralı vardı. Priamos, Laomedon'un sağ kalan tek oğluydu.Diğerlerini Herakles öldürmüştü. Pekçok cariyesi ve sevdiği eşiylemutlu olan Priamos'un ilk oğlu Hektor, ikincisi de Paris'ti. Priamos'unkarısı Hekabe bir gece tuhaf bir rüya gördü.
2. Hekabe'nin Rüyası
Kraliçe Hekabeyine hamileydi ve rüyasında bir çocuk yerine bir meşale doğurduğunugördü. Meşalenin alevlerinin Truva şehrini yakıp kül ettiğini gördü.Hekabe, rüyasını kocası Priamos'a anlattı. Kahinlerin "bu çocuk ilerideTruva'nın yıkılmasına sebep olacak" diye kralı uyarmasıyla, çocuk doğardoğmaz Priamos'un izniyle yokedilmesi için güvendikleri bir uşağaverildi. Fakat uşak bu güzel erkek bebeği öldürmek yerine İda Dağı'nın(Kazdağı) yamacında bir derenin kenarına bırakıp saraya döndü. Bebeğibir dişi ayı buldu ve onu 5 gün süreyle emzirdi. Sonra bir çoban bebeğibuldu ve onu evlat edinip büyüttü ve çocuğa Paris adını verdi. Parisbüyüdü ve çok yakışıklı bir delikanlı oldu. İda dağında çobanlıkyapmaya başladı.
3. Peleus ile Thetis'in düğünü
Olympos'lularkavga ve nifak tanrıçası olan Eris'ten hiç hoşlanmazlar, verdiklerişölenlere onu çağırmazlardı. Savaş tanrısı Ares'in kızkardeşi Eris, buyüzden günün birinde öc alacağına yemin etmişti. O gün geldi çattısonunda. Kral Peleus (Akhilleus'un babası) ile nereidlerden (superileri) Thetis (Akhilleus'un annesi) Tesalya'daki Pelion Dağı'nıntepesinde evleniyorlardı. Kentauros Kheiron, düğün hediyesi olarakyakın arkadaşı Peleus'a özel bir mızrak ediye etti (Bu mızrak dahasonra Akhilleus tarafından Truva'da kullanılacaktır). Denizler tanrısıPoseidon'da düğün hediyesi olarak batı rüzgarı Zephyros'un iki atınıhediye etti. Düğüne ölümsüzler ve bütün ölümlüler çağırılmıştı ve birtanrıça olup ölümsüz olduğu halde Eris yine davet edilmemişti. Kavga venifak tanrıçası duruma kızdı ve bir zamanlar Herakles'ten aldığı altınelmanın üzerine "En güzel kadına" yazarak şölene gitti. Tanınmasın diyekıyafetini değiştirerek davetliler arasına karıştı. Sonra elmayıkonukların arasına orta yere atıverdi. Bütün tanrıçalar elmaya sahipolmak istediler fakat sonra adaylar elene elene üçe indi. Hera,Aphrodite ve Athena. Onlar da kararı Zeus'un vermesini istediler. Zeuszor durumda olduğunu anladı. Athena öz kızıydı, Hera eşiydi ve Aphoditeise güzelliği herkes tarafından kabul edilen bir tanrıçaydı. Zeus buzor görevi İda Dağında çobanlık yapan Paris'e yıktı.
4. Paris'in hakem seçilmesi
Bir adı daAlexandros olan Paris, İda Dağına çobanlık yapmaya devam ediyordu. Zeuselçi olarak Hermes'i görevlendirdi. Hermes ve üç tanrıça altın elmayıda yanlarına alarak İda Dağına giderek Paris'i buldular. Paris öncekorkudan kaçmaya kalktı. Hermes, Zeus'un adına bu seçimi yapmasıgerektiğine onu ikna etti. Tanrıçalar Paris'i etkileri altına almakiçin türlü kandırmacalar yaptılar, onu ikna etmeye çalıştılar. Paris,kararı kendisinin vereceğini öğrenince ilk önce çok şaşırdı. Kulübesinegirerek "tek tek içeri gelin" dedi. İlk önce içeriye Hera girdi ve"beni seçersen Avrupa ile Asya'nın tek kralı yapacağım" dedi. Heradışarıya çıktı, içeriye Athena girdi ve "beni seçersen bir bilginolursun ve ayrıca girdiğin bütün savaşlarda sürekli zafer senin olacak,sana sonsuza kadar unutulmayacak bir şöhret" dedi. Nihayet Aphroditeise "beni seçersen sana dünyanın en güzel kadınını veririm" dedi. Parisüçünün de dışarıda beklemesini rica etti. Altın elma elinde bir süredüşündükten sonra dışarıya çıktı. Bir süre daha düşündükten sonra altınelmayı Aphrodit'e uzatıverdi. Athena ve Hera bu duruma kızdılar ama oan belli etmeyerek ayrıldılar. Daha sonra Truva savaşının ilerleyensafhalarında Zeus'un eşi olan Hera bunun intikamını almak içinTruva'lılara karşı olacak ve Zeus'u uyutarak Truva'lıların başarısızolmalarını sağlayacak, Athena ise savaş sırasında desteğiniyunanlılardan tarafa koyacak ve Akha ordusuna yapacağı türlüyardımlarla Truva'lıların işini zorlaştıracaktı.
5. Paris'in Sparta'ya gidişi
Dünya'nın engüzel kadını Zeus ile Leda'nın kızları, Kastor ile Polluks'un kardeşiolan Helena idi ve güzelliği hem tanrısal hem de dillere destandı.Helena'nın babalığı Tyndareos üvey kızını kararsızlıktan birtürlüevlendirememişti. Sonunda tüm taliplilerden darılmayacaklarına dair sözaldıktan sonra ve biraz da Odysseus'un da araya girmesiyle kızıAgamemnon'un kardeşi Menelaos'a verdi. Damat Menelaos'u da Sparta'yakral yaptı. Ama Aphrodit bir söz vermişti Paris'e. Dünyanın en güzelkızı Paris'in olacaktı. Paris uzun gemi yolculukları yaparakSparta'daki Lakonia'nın ünlü şehirlerinden Thérapne yakınlarındakiAmyklai'ye Aphrodite'nin de yardımıyla sonunda ulaştı. Paris karayaçıkınca ilk iş olarak Eurotas ırmağında yıkandı. Temiz ve şıkelbiselerini giydi ve Sparta'ya doğru yola koyuldu. Bölgenin başkentiolan Sparta o zamanlar Atreus'un oğlu Menelaos tarafındanyönetiliyordu. Menelaos'un ağabeyi Agamemnon ise zenginliği ile meşhurbir kraldı ve Mykenai'de hüküm sürüyordu. Menelaos Paris'i güler yüzlekarşıladı. Onu günlerce ağırladı. Bir süre sonra Menelaos kendisininbir iş için (O günlerde Menelaos’un Girit’te yaşayan büyükbabasıKatreus ölmüştür. Menelaos Girit’teki cenaze törenine gitmek zorundakalır). Girit'e gitmesi gerektiğini söyleyerek hiç kuşku duymadanSparta'dan ayrıldı. Ayrılırken de gelen konuklarını iyi ağırlamasını dakarısı Helena'ya söyledi. Paris ve Helena, Menelaos'un yokluğunda,yalnız kaldıkları bir an Helena'ya Aphodit'in vaadinden ve yaptığıhakemlikten bahsetti. Aphodite zaten ilk günden beri sürekli olarakParis'in yakışıklılığını artırıyor ve Helena'nın Paris'e aşık olmasınısağlamak için elinden geleni yapıyordu. Paris de Helena'ya sürekli ilgigösterip onu hediyelere boğuyordu. Sonunda Helena ona aşık oldu veTruva'ya kaçmaya razı oldu. Menelaos'un hazinesinden taşıyabileceklerikadarını alıp, Helena'nın kızı Hermione'yi de geride bırakarak kaçtılar.
6. Paris Helena'yı kaçırıyor
Menelaosdöndüğünde ise sarayda ne Paris'i ne de karısı Helena'yı bulabildi.Çılgına dönen Menelaos'un aklına Helena'nın üvey babası Tyndaros'averilen o eski söz geldi. Sözün tutulmaması savaş demekti. Helena veParis, Hera'nın çıkardığı bir fırtına yüzünden Sidon'a (Fenike)sürüklendiler. Şehrin kralı tarafından iyi karşılanmalarına rağmenParis şehri ele geçirip yağmaladı. Fenikeliler intikam almak içingemilerle peşlerine düştüler. Paris, kendi adamlarının bazılarınıkaybetmesine rağmen onları geri püskürttü. Takip edilmek endişesiyleKıbrıs'ta bir süre oyalandılar. Menelaos tarafından artık rahatsızedilmeyeceklerine emin olunca da yola çıktılar. Mısır'a uğradılar. KralProteus, onlara çok büyük konukseverlik gösterdi. Ama aralarındakiilişkinin özelliğini bir şekilde öğrendi. Kızıp Paris'i krallığınındışına attırdı, Helena'yı da alıkoydu. Sonra da Menelaos'a habergönderdi gelsin karısını alsın diye. Haberciler daha Menelaos'aulaşmadan, Helena kaçmayı kafasına koydu. Paris uzun süre onu almakiçin gelemeyince, Menelaos'un hasretine dayanamayarak kocasına dönmeküzere bir gemi bulmak için şehirden kaçtı ama limanda karşısına Parisçıktı. İkisi bir gemi bulup türlü zorluklarla sonunda Truva'ya doğruyola çıktılar.
7. Ordu savaş için toplanıyor
Menelaos tümYunanistan'a haber salarak yardım istedi. Yenilmez kahraman Akhilleusile Ithaca (İthake) Adasının kralı kurnaz Odysseus hariç tüm yiğitler,komutanlar ve savaşçılar Sparta'ya akın etti.
8. Paris ve Helena Truva'ya varıyorlar
Mutlu aşıklarÇanakkale boğazına yaklaşıp Truva şehrine doğru gelirlerken surlarınüzerinde onları ilk defa Prenses Kassandra gördü. Apollon'un kahinliköğrettiği Kassandra, Yunanistan'dan kaçırılan bu kadının kendiyurtlarına getireceği felaketi görünce ağlamaya ve saçını başınıyolarak babası Priamos'a yalvarmaya başladı. Priamos ise olayısoğukkanlılıkla karşıladı. Hem sağlam surlarına hem de askerlerine çokgüvendiğinden ileride olabilecek bir çatışmayı göze alarak Truva'nınkapılarını oğluna ve güzelliğiyle dillere destan gelinine açtı.
9. Ordunun Aulis'te toplanması
Aulis, Euboiayarımadasının tam karşısındaki limandır. Akha ordusu iki yıl süreyleburada toplandıktan sonra gemilerin yola çıkması için uygun bir rüzgarçıkmasını beklemeye koyulurlar. Orduların komutanları ise başaAgamemnon'un geçmesini istiyorlardı.
10. Odysseus savaşa katılmak istemiyor
Odysseus yenievlendiği karısı Penelope'den ayrılmak istemediği için savaşa katılmakistemedi. Akıl hastası rolü yaparak bu işten sıyrılmak istedi. Aynıboyunduruğa bir eşek bir de öküz koşuyor, deniz kenarındaki kumlarıverimli toprakmış gibi sürüyor, tohum yerine tuz ekiyordu. Palamedesonun deliliğine inanmadı. Palamedes bir bilgin olarak bilinirdi.Harfleri, yazıyı, dama ve satrancı, tavla oyunlarını, ölçü sistemlerinionun bulduğu söylenir. Palamedes, onu denemek için Odysseus'un oğluTelemakhos'u sabanın geçeceği yere koydu. Odysseus oğlunu yaralamamakiçin sabanı kaldırdı, çocuğun üzerinden aşırdı. Sahteciliği ortayaçıkan Odysseus, çaresiz kalarak Palamedes'le birlikte Aulis'e gitmeyikabul etti. Odysseus, Truva savaşına katılmasına sebep olan Palamedes'isonradan öldürecekti.
11. Akhilleus'un aranması
Odysseus'unorduya katılması ile komutanlar kendilerini daha rahat hissettiler.Akha ordusu komutanları savaş hazırlıklarını sürdürürlerken kahinleriKalkhas'ın eğer Akhilleus sefere katılmazsa Truva seferinin başarısızolacağını söylemesi üzerine hep birlikte oturup düşünmeye başladılar.Kahin'e göre Akhilleus'un varlığı Truva'nın düşmesi için kesingerekliydi fakat savaşın sonuna doğru Akhilleus, surların önündeölecekti. Agamemnon ise Akhilleus'u hiç sevmiyordu. Komutanlar veOdysseus, Kalkhas'ın da desteğiyle gelmiş geçmiş en büyük savaşçı olanAkhilleus'un mutlaka kendilerine katılmasını Agamemnon'a kabulettirdiler. Birçok tartışma sonunda Odysseus, Akhilleus'u iknaedebilecek tek kişi olarak seçildi ve onu aramaya gönderildi.Akhilleus'un annesi bu yazgıyı eskiden beri bilmekteydi ve oğlunayazgısının kendi ellerinde olduğunu söyledi. Akhilleus, kısa ömrü amasonsuza kadar devam edecek şöhreti seçti. Annesi ile babası ise bukararı beğenmedi. Kheiron'un bu kadar emek ve zaman harcadığıoğullarının erken yaşta Truva surları önünde ölmesini engellemek için,Akhilleus'u ikna etmeye çalıştılar, çok dil döktüler. Akhilleus buyalvarmalara daha fazla dayanamadı ve sonunda ikna olur gibi oldu. Akhaönderlerinin savaş için sefer hazırlıklarına başladığı haberini alıralmaz anne ve babası, Akhilleus'u Yunanistan'ın karşısındaki Skyrosadasına gönderdiler. Orada kral Lykomedes'in sarayında konuk oldu.Akhilleus, kız kılığına girerek diğer saray kızlarının arasına karıştı.Kendisi uzun ince yapıda olduğundan kız kıyafetleriyle saklanmaktazorluk çekmedi. Haremde yaşamaya başlayan Akhilleus'a Pyrrha (kızılsaçlı) diyorlardı. Kral Lykomedes, Akhilleus'un Akha ordusundansaklandığını bildiğinden olup bitene sessiz kaldı. Hatta saraykızlarından birisiyle sevişmesini öğrenince de birşey yapmadı. Bu kızdaha sonra Akhilleus'un oğlu Neoptolemos'u (Pyrrhus) doğuracaktı.Odysseus sonunda Skyros adasına geldi ve duyduğu söylentilerin doğruolması umuduyla Akhilleus'u burada aramaya koyuldu. Adaya gezgin birsatıcı kılığında çıktı ve Lykomedes'in sarayına geldi. Lykomedes,Akhilleus'un sarayında gizlendiğini kabul etmedi ve hatta sarayınıaramalarına bile izin verdi. Odysseus, hareme yaklaşarak kızların önünebohçasını açtı. Bir sürü değerli kumaş, dokuma ve ziynet eşyası ilekızlar ilgilenmeye başladı ama bohçanın dibinde birkaç kıymetli silahvardı. Pyrrha kılığındaki Akhilleus bunları görünce dayanamadıysa dakimliği açığa çıkmasın diye ilk başta silahlara el sürmedi. Odysseustam bu anda savaş boruları öttürdü ve gürültüden kaçarak giden diğerkızlar ortada sadece Akhilleus kalacak şekilde boş bırakıncaAkhilleus'un kimliğini açığa çıktı. Odysseus da dilenci kılığındansıyrılıp Akhilleus'a kendisini gösterdi ve Akha ordusunun savaşhazırlıklarının bitmek üzere olduğunu, onsuz sefere çıkılmayacağını,Patraklos'un Aulis'te onu beklediğini, Agamemnon'un ordularınkomutasını Akhilleus'a bırakabileceğini bildirirdi. Akhilleus bir kılıçalıp alıp elinde evirip çevirmeye başladı. Kılıç elindeykenAkhilleus'un aklına annesinin ona söylediği yazgısı geldi, yine eskikararından vazgeçmeyecekti. Üzerindeki elbiseyi yırtarak çıkardı vesavaşa katılmak istediğini söyledi. Kısa ömrü ve unutulmayacak ünüseçerek Odysseus ile birlikte Akha ordularının toplanma yeri Aulis'egeldi. Çok sevdiği Patroklos da oradaydı. Odysseus'un vaadettiğiorduların komutası ise Akhilleus'a verilmedi, Agamemnon ordularınkomutanı olacaktı. Akhilleus bu duruma kızdı ama belli etmedi. Bu,Agamemnon'un ona yapacaklarının ilkiydi. Yola çıkılacağı son ana kadarannesi Thetis, sürekli Aulis'te bulundu ve oğlunun fikrini değiştirmeyeçalıştı. Başarısız olunca demircilerin tanrısı Hephaistos'a gitti veoğlu için çok güçlü zırh ve silahlar yaptırdı. Bunları Aulis'e dönerekona verdi. Babası Peleus kendi emri altındaki Myrmidon'ları daAkhilleus'un yanına verdi. Peleus, düğününde Kheiron'un kendisinehediye ettiği, Kheiron'un kendi elleriyle dişbudak ağacından yaptığıözel, hedefini hiç şaşırmayan kargıyı ve Poseidon'un düğünde ona hediyeettiği iki ölümsüz atı da Akhilleus'a verdi.
12. Kurban törenindeki ejder
Gemiler demiralmadan önce geleneksel olarak bir kurban kesilmesini uygun buldular vebunun için limandaki bir çeşmenin yanında bulunan büyük bir çınarınaltında bir mihrap hazırlandı. Kurbanın boğazı kesilmeden hemen öncemihrabın dibinden bir ejder çıkarak çınarın üst dallarına çıktı vedallara sarıldı. Çınarın üst kısımlarında yaprakların arasında içinde 8tane serçe yavrusu olan bir kuş yuvası vardı. Dişi serçe ejderi görünceyavrularını korumak istedi ama ejder dişi kuşu da yavruları da yuttu.Ejder yere indi ve oracıkta taş kesildi kaldı. Olayı izleyenlerşaşkınlıklarından küçük dillerini yuttular. Kahin Kalkhas'a olayıyorumlaması için danıştılar. Kalkhas "yapılacak sefer büyük zorluklarladoludur, yunanlılar büyük bir zafer kazanacaklar. Savaş yılanın yuttuğukuş sayısı olan 9 yıl sürecek ve onuncu sene Truva düşecektir. Bundansonra hiçbir yabancı Yunanlıların karılarını kaçırmaya cesaretedemeyecektir" dedi.
13. Iphigenia'nın kurban edilmesi
Kalkhas bunlarısöyledikten sonra tüm ordu Aulis limanında yelkenleri şişirecek olanrüzgarları beklemeye koyuldu. Uzunca bir süre hiç rüzgar çıkmayıncakomutanlar sabırsızlanmaya başlayıp bunun nedenini öğrenmek için kahinKalkhas'a sordu. O da cevap olarak Agamemnon'un kızı Iphigenia'nınkurban edilmesi gerektiğini bildirince Agamemnon çileden çıktı. TanrıçaArtemis kendisine adanmış kutsal dişi geyiği av sırasında öldürdü diyeAgamemnon'dan hiç hoşlanmamaktaydı ve kin duymaktaydı. Agamemnon bugeyiği donanma toplanırken vakit geçirmek için Aulis civarında çıktığıbir avda öldürmüştü. Bu yüzden de ordunun beklediği rüzgarlarıönlemekteydi. Tanrıça ancak Iphigenia kendisine kurban olarak sunulursaöfkesinden vazgeçecek ve filonun beklediği rüzgarların çıkmasına engelolmaktan vazgeçecekti. Agamemnon kızını kurban etmeye yanaşmadı. Günlerhaftalar geçti ve özellikle Menelaos ve Odysseus'un ısrarları sonucundaistemeye istemeye kızının kurban edilmesine onay verdi. Agamemnonkarısı Klytaimnestra'ya haber göndererek kızını istetti, güya kızınıAkhilleus ile nişanlayacaktı. Kurban olayından haberi olmayan Akhilleusbu hileye katıldı, sonradan öğrenince olayı engellemeye çalıştı.Engelleyemeyince de Agamemnon'a çok kızdı. Klytaimnestra kızıylabirlikte Aulis'e neşeyle geldi. Kızına eş olarak Akhilleus'un seçilmesisevincini daha da artırmıştı. Kızını bekleyen kaderi öğrenir öğrenmezzavallı anne Agamemnon'u caydırmaya çalıştı. Agamemnon fikrinideğiştirmeyince ona karşı büyük bir kin besleyerek oradan ayrıldı.(Klytaimnestra daha sonra Agamemnon Truva savaşı sonrası geridöndüğünde kendisini Khryseis'le aldatmasını bahane göstererekAgamemnon'u öldürerek öcünü alacaktır.) Iphigenia başına geleceklerdenhabersiz kurban taşının olduğu yere babası tarafından getirildi. Budurumu yukarıdan izleyen Artemis kızın durumuna acıdı ve tam bıçakboğazına inerken onu dişi bir geyikle değiştirdi. Iphigenia'nın ruhunuhavaya kaldırarak yanına aldı. Bu durumu gören Kalkhas "TanrıçaArtemis, Iphigenia'yı bu geyikle değiştirerek hem kurbanı kabul ettihem de durdurduğu rüzgarları engellemekten vazgeçti, herkesgemilerine!" dedi.
14. Savaş için denize ilk açılış, Philoktetes'in Lemnos adasına bırakılması ve rotadaki hata!
Akhaia'li ve Aiolis'li yunanlı önderlerAgamemnon komutasında denizden Truva ülkesine doğru yola çıktılar.Aralarında Aiaks (Aias, Ajax), Diomedes, Akhilleus, Odysseus, Nestorile Philoktetes vardı. Truva'nın başlıca kahramanları Hektor ileAineias idi. Akha ordusu bin küsur kadırga ile sefere çıktılar.Herakles'in sağ kolu olan Philoktetes'i ayağındaki yaranın kötü kokmasıve acıdan çok bağırması yüzünden Lemnos'a bıraktılar. Daha sonrafırtına yüzünden rotada hata yaparak Truva'nın güneyindeki Mysiabölgesindeki Troas'a vardılar.
15. Truva yerine Mysia'ya çıkış
Burayı Truva sanarak yağmaladılar. Mysia'dabulunan Herakles'in oğlu Telephos onlara karşı çıktı ve çatışmayabaşladılar. Telephos ordudan ileri gelenleri bir bir öldürmeyebaşlayınca Akhilleus duruma müdahale edererek onu kovalamaya başladı.Telephos koşarken Tanrı Dionysos'un araya karışmasıyla bir asmakütüğüne takılarak düştü. Arkadan hızla gelen Akhilleus ucu zehirlikargısıyla Telephos'u kalçasından yaraladı. Ordu yanlış yere çıktığınıanlayınca tekrar denize açıldı. Telephos'un ise aldığı yara iseyıllarca iyileşmedi.
16. Fırtınanın orduyu Yunanistan'a sürüklemesi
Yeni ve güçlü bir fırtına onları gerisin geriye Yunanistan'a attı.
17. Ordunun Aulis'te ikinci defa toplanması
Bir kez daha Aulis'te toplandılar. Sefer içintekrar bir araya gelirlerken sekiz yıl geçti. Bu arada Philoktetes halaLemnos adasında yaşam savaşı veriyordu.
18. Telephos'un Aulis'e gelmesi
Telephos aldığı yara sonucu bir türlüiyileşememişti. Yıllarca iyileşememesini bir kahine sordu. Kahin "buyarayı açan ancak iyileştirebilir" deyince Telephos Akhilleus'u bulmakiçin bir deniz yolculuğunu göze almak zorunda kaldı. Aulis'eulaştığında Akhilleus'tan aldığı yara daha da kötüleşmişti. Telephosdilenci kılığında Akhilleus'un karşısına çıkarıldı, orada ağlayıpsızlandı. Agamemnon'un karısı Klytaimnestra bu arada oradaydı veTelephos'a küçük Orestes'i rehin alarak Agamemnon'u tehtid etmesinisalık verdi. Telephos buna cüret etmedi. Akhilleus kargısının pasındanyaraya bir parça sürdü ve Telephos iyileşti. Telephos iyileşinceAkhilleus'a şükranını nasıl ödeyeceğini sordu. O da Truva savaşındaAkha'lara katılmasını önerdi. Telephos Akha ordusuna katılmayı redettiama sonradan oğlu Eurypylos Mysia'lı bir bölükle Priamos'un yardımınakoştu. Aigisthos, Klytaimnestra'yı Agamemnon'un yokluğunda baştançıkardı ve sarayda hakimiyeti ele geçirdi. Klytaimnestra ile birlikteAgamemnon dönünceye kadar birlikte oldular. Agamemnon'un oğlu Orestestarafından öldürülünceye kadar 7 yıl Mykenai'de kaldı.
19. Tekrar sefere çıkış ve Kyknos'un Truva'yı savunması
Ordular tekrar sefere çıktılar ve bu sefer birsorun olmadan Truva önlerine geldiler. Poseidon ile Kalyke'nin oğluolan Kyknos Truva'lılara yardım için ordusu ile kıyıya geldi ve karayailk çıkan kuvvetleri dağıttı. Tanrısal olmasından dolayı Kyknos'a silahişlemiyordu. Kyknos, Akhilleus karşısına çıkıncaya kadar Yunanlılarınkaraya çıkmasını uzun süre engelledi. Akhilleus, Kyknos'un karşısınaçıktı ve iki yenilmez uzun süre çatıştı. Çevik Akhilleus sonundaKyknos'un yüzüne kılıcının kabzasıyla vurabildi. Akhilleus, darbe alanKyknos'u kalkanıyla geriye doğru iteleye iteleye püskürttü. Kyknos'unayağı bir taşa takılınca yere düştü. Akhilleus, Kyknos'un üzerineçullandı ve ağırlığıyla onu boğmaya çalıştı. Poseidon ise oğlununAkhilleus tarafından boğularak öldürülmesine seyirci kalmak istemedi.Oğlunu bir kuğuya dönüştürdü. Akhilleus Kyknos'u yenmişti ama onun buşekilde büyük bir güçle kendilerine engel olmaya cüret etmesi, bunukısmen başarmasına şaşırmıştı. Akha ordusu, bu hiç beklenmeyen güçtekarşılarına çıkan savunma Akhilleus sayesinde ortadan kalkınca rahatrahat kıyıya çıktı. İlk başta kuşatmanın zaferle sonuçlanacağını vebunun uzun sürmeyeceğini düşünmüşlerdi. İlerleyen aylar boyunca bu işinsonu gelmek bilmedi. Truva surlarını aşamayacaklarını anlayınca tümAkha ordusu civar şehirlere saldırmaya başladı. İlk sene 23 Anadoluşehrini sadece Akhilleus ve savaşçıları yağmaladı. Truva civarındakişehirlerden olan Lyrnessos şehrini tahrip ettikten sonra ele geçirilenesirler arasında Briseis isminde genç ve güzel bir kızı kendine ayırdı.Akhilleus daha sonra yakın bir bölgede bulunan Khyrsa kalesini elegeçirdi. Buradaki esirlerin arasında da genç ve güzel bir kız vardı.Khryseis ismindeki bu bakireyi Agamemnon kendisine ayırdı. Khryseis'inrahip babası zengin ve görkemli hediyelerle Agamemnon'un çadırına geldive kızının kölelikten kurtulması için yalvardı. Agamemnon Khryseis'inbabasına acımadı, aksine ona türlü hakaretlerde bulundu. Getirdiğihediyeleri alıp yaşlı adamı kovdurdu.
20. Apollon'un kızgınlığı
Gözü yaşlı baba hiçbirşey elde edemeden geridönerken olayı yukarıdan Apollon ilgiyle izliyordu. Kendi mabedininrahibine yapılan bu muameleden ötürü çok kızdı ve sonradan Odysseus'uneline geçecek olan meşhur yayını eline alıp Yunan ordusuna oklarıylaölümcül atışlar yapmaya başladı. Her tarafta yunan askerleri düşüpölüyordu. 9 gün boyunca ölüleri yakan ateşler hiç sönmedi. Apollonsinirinden yunanlılara bir de veba salgını musallat etti. Akhilleus buişe bir çare bulmak üzere ileri gelen komutanları bir araya topladı.Kalkhas, Apollon'un rahibine Agamemnon'un yaptığı aşağılama yüzündenbaşlarına bu derdin geldiğini açıkladı. Agamemnon Kalkhas'ınsöylediklerinden hiç memnun olmadı ve Khryseis'i babasına önce gerivermek istemedi. Daha sonra ise bir şart koştu. Ancak Akhilleus kendikölesi Briseis'i Agamemon'a verirse Agamemnon Khryseis'i babasınavermeye razı olacaktı. Akhilleus ise daha önceden kendi kızıIphigenia'yı ordular denize açılabilsin diye kurban eden Agamemnon'akin duyuyordu. Bu yüzden kendi gözdesini Agamemnon'a vermedi. AgamemnonKhryseis'i babasına geri yolladı ve Apollon'un öldürücü ok yağmurukesildi. Agamemnon daha sonra zorla Briseis'i kendi çadırınaAkhilleus'un haberi olmadan aldırdı. Durumu öğrenen Akhilleus böyleceçileden çıkmış oldu. Akhilleus deniz kıyısında üzgün dururken Thetisgeldi ve ona neden üzüldüğünü olduğunu sordu. Akhilleus annesindenZeus'un Truva'lıları korumasını ve destek olmasını sağlamasını istedi.Böylece Agamemnon çaresiz kalarak sonunda Akhilleus'a gelipyalvaracaktı. Zeus, Thetis'e isteğini yerine getirebileceğini vaadetti.Thetis, sıkıntısını gidip Zeus'a anlattı. En başından beri Truva'yıdestekleyen Zeus ise seve seve yardım edeceğini söyledi. Agamemnon birgece uyurken Zeus ona bir rüya gördürdü. Rüyasında Nestor gelmiş veAgamemnon'a eğilip bu gece hemen saldırırlarsa Truva'nın surlarınınaşılacağını müjdelemişti. Agamemnon bu rüya hilesi sayesinde, gördüğürüyadan etkilendi. Gece yarısı uyanıp ordularını toplamaya başladı.
21. Akhilleus'un savaştan çekilmesi
Agamemnon'un Briseis'ielinden alması ile üzülen ve kızan Akhilleus ise savaşçılarını almış veçadırına çekilmişti. Akhilleus, Agamemnon'a haber göndererek artıksavaşmayacağını bildirdi. Agamemnon'a çok kızmış olan Akhilleus, lalasıihtiyar Phoiniks'in söylediği nutukla biraz yatıştı. Agamamnon ise budurumun fazla uzun sürmeyeceğini ve bu savaş için doğmuş olanAkhilleus'un eninde sonunda yola geleceğini düşünüyordu. Ayrıca gördüğürüyanın etkisiyle surları onsuz da aşacaklarını sanıyordu.
22. Menelaos ve Paris gece yarısından sonra karşı karşıya
Zeus, İris ismindeki habercisini Truva'yayollayarak büyük bir saldırının yaklaştığını haber verdi. Truva ordusugelen haberle o gece hazırlıklarını yaptı. Yunan ordusu çok geçsaatlerde saldırıya geçtiğinde, Truva ordusu onları bekliyordu. Böyleceiki ordu surların dışında karşı karşıya geldi. Menelaos Paris'i görüncearabasına atlayarak hiddetle saldırdı. Paris ordunun gerilerine kaçarakkurtulunca durumu gören Hektor Paris'in korkaklığına kızdı. Hektoryunanlılara Paris'in teklifini söyledi. Menelaos ve Paris teke teksavaşacaklardı. Kur'a sonucu ilk hücum hakkı Paris'e çıktı. Paris'inattığı kargı Menelaos'un kalkanında eğildi. Menelaos kargısınısavurduğunda ise kargı kalkanı delerek gömleğini yırttı. Menelaoskılıcı ile Paris'in tolgasına vurdu, kılıcı 3 parça olarak kırıldı.Silahsız kalan Menelaos bir hiddet çığlığı atarak Paris'e saldırdı,tolgasının püskülünden tuttu ve Yunanlılara doğru yerde sürükledi.Durumu izleyen Aphrodite Paris'e yardımcı olmak üzere Menelaos'unelinde tuttuğu Paris'in kayışını kopardı ve böylece Menelaos'un elindesadece içi boş tolga kaldı. Tunç uçlu kargısı ile Paris'in peşine düştüfakat Aphodite Menelaos'u kalın bir sisle örterek onun etrafınıgörmesini engelledi. Karışıklıktan faydalanıp Paris'i alıp Helena'nınodasına götürürken şafak söküyordu. Bu arada Menelaos kızgınlıklaheryerde Paris'i arıyordu. Menelaos kendisinin zaferini ilan ederekParis'in sözünde durmasını ve Helena'nın kendisine verilmesini istedi.
23. Menelaos yaralanıyor
Truva'nın tahrip edilmesini isteyen AthenaOlympos'tan inerek Truva'lıların yardımına gelmiş olan Lykia'lılarınarasına sabahın ilk ışıklarıyla karıştı. Ok atmakta ustalığıyla ünlüLykaon'un oğlu Pandaros'u şeref ve zafer vaadiyle kandırdı vePandaros'un Menelaos'a bir ok atmasını sağladı. Lykia'lı okçuPandaros'un attığı ok Menelaos'un böğrüne saplandı. Zaten çoktanbozulmuş olan Paris ile olan antlaşmaları (Paris'in kaçması yüzünden)Menelaos'un yaralanmasıyla artık hiçbir değer taşımıyordu. Agamemnon'unkomutasında tek vücut olarak saldırdılar. Savaş tanrısı Ares,Truva'lıları canlandırıyor, Athena ise Yunanlıları kolluyordu. İki orduyenişemeyince Athena savaşçılardan Stentor'un kılığına girerek orduyaseslenerek onları yüreklendirdi. Truva'lılar böylece gerilemeye veasker kaybetmeye başladılar. Hektor iki ordunun arasına girerekYunanlılara savaşı sona erdirmek için kendine güvenenin öne çıkmasınıistedi. 9 Yunanlı gönüllü savaşçı Hektor'la savaşmak için Agamemnon'danizin istedi. Agamemnon ise Nestor'a ne yapılacağını sordu. Nestor budokuz kişiden Telemon'un oğlu ve güçlü kuvvetli Aias'ın uygun olacağınısöyleyince Aias saldırmak için fırladı.
24. Aias ve Hektor karşı karşıya
İkisinin birbirine saldırması bir sonuç vermedi,yenişemediler. Ayrıca karanlık bastırınca savaşmayı kestiler. Her ikiordu da yıllardan beri artık bıkkınlık getiren bu savaşın bir an öncebitmesini istiyorlardı ama yine olmamıştı. Nestor'un tavsiyelerineuyarak kamplarının etraflarına hendekler kazdılar ve sahilin karakısmını duvarla çevirdiler. Truva'lılar yunanların bu hazırlıklarınıgörünce Helena'yı Agamemnon'a vermeyi düşündüler. Paris bile vatanı ileHelena arasında bir seçim yapmak zorunda bırakıldı. Gün ağarıncaYunanlılar ve Truva'lılar ölülerini toplamak üzere savaş yerinegeldiler ve birbirleri ile hiç çatışmayarak dini duygular içerisindesadece ölülerini aldılar hatta kardeşçe birbirlerine yardım ettiler.
25. Agamemnon'un hatasını anlaması
Ölüler gömüldükten sonraki gün Truva ile Akhaordusu sabahın erken saatlerinden itibaren askerlerini toplayıpbirbirlerine saldırdılar. Öğle saatlerinde Truva'lılar üstün gelmeyebaşladılar. Karanlık çökünce Truva'lılar yunanları bozgunauğratamadılar. Akşamın erken çökmesi mutlak bir bozgunu önlemişti. Buyüzden Hektor askerlerine ertesi sabah erkenden saldırı emri verinceaskerler silahlarıyla uyudular. Yaktıkları yüzlerce kamp ateşiyunanlıları korkuttu. Hatta yunanlılar gemilerine binip geriyeülkelerine dönmeyi bile düşünmeye başladılar. Nestor'un Agamemon'aAkhilleus'un elinden aldığı Briseis'i hatırlatmasıyla Agamemnonhatasını geç de olsa anladı ve ileri gelen tüm komutanların önündeAkhilleus'a vereceği türlü altın, değerli eşya, onlarca esir kızı veBriseis'i geri vereceğini vaadetti. Verilecek hediyelere sevinen şeflerAkhilleus'un çadırına bir heyet göndermeye karar verdiler.
26. Akhilleus'a elçi gönderilmesi
Odysseus, Aias ve Akhilleus'un hocası ve lalasıihtiyar Phoiniks bu iş için seçildiler ve Akhilleus'un çadırınınbulunduğu Myrmidon'ların kampına geldiler. Patroklos'a lir çalanAkhilleus dışında diğer savaşçılar uyuyorlardı. Yemekten sonra OdysseusAkhilleus'a Agamemnon'un Briseis'i ona iade kararından ve diğervaadlerinden sözetti ama Akhilleus kararını değiştirmedi. Akhilleus'unkararını değiştirmemesi Agamemnon'un hoşuna gitmedi ve o gece rahatuyuyamadı. Nestor uykusuz Agamemnon'un yanına gelip askerlerin olasıbir baskından çekindiklerinden bahsetti. Truva ordusunun neyiplanladığını bir türlü kestiremiyorlardı. Bunun için Truva ordusunasokulup bilgi almak maksadıyla casus göndermeyi planladılar.
27. Rhesos'un atları
Yunan şefleri Truva'lıların kamplarına yaklaşıpbilgi alması için Odysseus ve Diomedes'i seçtiler. Bu ikisi istemeyeistemeye yola koyuldular. Bu sızma işi için en zayıf yer olarakdüşündükleri Thrakia'lıların bölgesine girdiler. Thrakia'lı savaşçılaruykudaydılar ve orada meşhur kahraman Rhesos'un beyaz ve rüzgar gibihızlı atlarını gördüler. Söylentiye göre birgün Rhesos atlarınıSkamandros nehrinde sularsa bu atlar yaralanmaz ve ölmez olacak ve buda yunanlıların işini zorlaştıracaktı. Bu sebeple Odysseus, kahramanıuykuda görünce eline geçen fırsatı değerlendirdi ve Diomedes'e Rhesos'uöldürmesini söyledi. Diomedes Rhesos'u öldürürken Odysseus da savaşarabasının arkasına bağlı durumdaki bu meşhur atları çözdü. İkisi cinsatlara atlayarak Agamemnon'un kampına döndüler.
28. Zeus Truva'lılara yardıma geliyor
Ertesi sabah iki taraf kıran kırana tekrarbirbirlerine girdiler. Truva'lılar sinsi baskında kaybettikleriRhesos'un intikamını almak istiyorlardı. İki taraf birbirlerine birüstünlük gösteremeden öğle saatlerine kadar pekçok kişi öldü. Öğleyinyunanlılar birbirlerini gayrete getirerek Truva ordusu saflarınıyarabildiler. Agamemnon öne geçerek Truva'nın ünlü komutanlarındanbirisi olan Bianor'u mızrağıyla yüzüne vurarak öldürdü. Bu darbe anındaBianor'un kalın miğferi delindi ve yüzü parçalandı. AgamemnonPriamos'un oğullarından Antiphus ve İsos'u öldürdü. Komutanlarını veprenslerini bir bir kaybetmeye başlayan Truva ordusunda büyük birbozgun başladı. Hektor bu arada Zeus'un koruyuculuğunda bu kıyımdan birzarar görmeden kurtuldu. Zeus, habercisi İris'i çağırdı ve Hektor'adayanmasını için haber gönderdi. Hektor tanrıların tanrısının onlarlaolduğunu öğrenince canlandı ve etrafındaki savaşçıları düzenli birşekilde bir araya getirdi.
29. Agamemnon yaralanıyor
Yunanlılar surlara yaklaşınca karşı hücumageçtiler. Agamemnon kudurmuş gibi gelen Truva ordusunu dağıtmak içinçok uğraştı ve bu sırada kolundan bir mızrak yarası aldı. Çok kankaybetti, morali bozularak geri dönüp çadırına çekildi. Yunanlıbaşkomutanın yaralanarak savaştan çekildiğini gören Hektor,askerlerinin kahramanlık duygularını alevlendirerek onlara seslendi veyeni bir akın başlattı. Yunanlılara tekrar saldırdılar. Yunanlılarınarasında başlayan paniği ve karışıklığı gidermek için çok uğraşanDiomedes'in ayağına Paris'in attığı bir ok isabet etti. Odysseus onunyardımına koştu ve vücudunu ona siper ederek oku çıkardı. Elindemızrağı ile ayağa kalktığında ise Truva ordusu önünde neredeyse tekbaşına kalmıştı. Bu sırada bir mızrak gelip parlak zırhını parçaladı veböğrüne girdi. Odysseus üç defa bağırarak yardım istedi. Menelaos veAias onun sesini duydular ve İthaka kralını son anda kurtardılar.Odysseus'un yarasını saran Asklepios'un oğlu becerikli doktor Makhaondaha sonra üç başlı bir okla yaralandı. Nestor Makhaon'u arabasınaalarak tehlikeli bölgeden uzaklaştırdı, arabası ile yunan kampına girdive hızla Akhilleus'un çadırın yanından geçti. Akhilleus bu arada kendigemisinden savaşı izlemekteydi. Nestor'un bir yaralı getirdiğinigörünce Patroklos'u çağırdı ve yaralının kimliğini öğrenmesini istedi.Nestor Patroklos'a Akhilleus'un savaştan uzak durması ile başlarınagelenlerden birisi olarak Makhaon'un yaralanmasından bahsedincePatrokos'un canı sıkıldı. Bu arada yunanlıların son savunma çizgisinegelen Truvalı'lar artık neredeyse kampa girmek üzereydiler. Hektor'unliderliğinde ordu sonunda bu hattı da yararak kampa girdi. Menelaos,Agamemnon, Odysseus, Diomedes ve diğerleri gemilerine kaçtılar.Nestor'un kışkırtmasıyla kaçmayı düşünen Agamemnon ve diğer komutanlarsavaşmak için kampa geri döndüler.
TRUVA ŞAVAŞI
1. Truva nerede?
Truva (Troia,Troy, İlion, İlias ya da İlium), Küçük Asya (Asia Minor) denenAnadolu'nun kuzeybatısındaki Troas bölgesinde bir sırtın üzerinde,Çanakkale'nin 30 km. kadar uzağındaki Hisarlık Tepesi üzerinde dokuzkere yıkılıp yeniden kurulmuş olan bir şehirdir. Truva, denizbaskınlarından korunacak kadar içeride olmasına karşılık, Hellespontos(Çanakkale) ile Karadeniz'i bağlayan ticaret yollarına egemen olacakkadar da denize yakın bulunduğundan yeri önemliydi. 1873 yılında Almanarkeolog Schliemann'ın kazılarına başladığı güne kadar yeri hakkındatürlü söylentiler vardı. Schliemann'ın kazılarına sonradan arkeologDörpfeld devam etti. Her yıkılışında yeniden yapılmış olan ticaretkentinde 9 tabaka ortaya çıkarıldı. Homeros'un Yunanlılar tarafındanişgal edilip yakıp yıkıldığını anlattığı İliyada destanındaki Truva,İ.Ö. 15-12. yüzyıla ait olan 6. tabakadır.
Efsanelere göreşehri ilk kuran Trak'lardır. Bunlar İsa'dan önce 3000 yıllarındaBoğazlar yolu ile Anadolu'ya geliyorlar ve Çanakkale dolaylarınıdolaşıyorlar. Sonra Hisarlık Tepesini şehir yapmaya elverişlibuluyorlar ve ilk Truva şehrini kuruyorlar. Yine efsanelere göre şehirbilinmeyen bir zamanda kim olduğu bilinmeyen Tros (veya Dardanos) adlıkral tarafından yapılıyor. Akha'ların Iliada'da anlatıldığı gibi yakıpyıktıkları şehir altıncı Truva'dır. Truva şehri tarihte birkaç defayıkılmış ve tekrar yapılmıştır. Schliemann'a göre Truva'da birbiriüzerine dokuz şehir kurulmuştur. İlk şehir taş devrinin sonlarında, sonşehir ise Romalılar tarafından yapılmıştır. 6. şehrin etrafındakisurlar efsanelere göre eski Truva kralı Laomedon tarafından Tanrılara(Poseidon, Apollon) yaptırıldığından çok sağlam ve kalındır. Truvaşehri bu yüzden o zamanlar hiç alınamaz olarak bilinirdi. Ama Truva'nınilk krallarından Laomedon, Herakles'i kızdırdığından Herakles,Telamon'la birlikte bir ordu toplayıp bir günde Truva'yı zaptetmişti.Bu olay, Agamemnon komutasındaki kuşatmadan onyıllar önce olmuştu.
Truvalılar,ticaret gemileri ile kara, Marmara ve Ege Denizinde ticaret yaparak çokzengin olmuşlardı. Çanakkale Boğazının, Ege Denizinin giriş kapısındaolduğundan aynı zamanda boğazı da kontrol altına almışlardır. Halbukibu sırada Minos devleti, Akha'lar tarafından yıkılmış, Ege Deniziticareti ve Çanakkale boğazı bunlar tarafından ele geçirilmekistenmiştir. İşte bu rekabet yüzünden Truvalılar ile Akha'lar arasındahep bir sürtüşme olmuştur. Truva şehrinin Priamos isminde 50 çocukbabası bir kralı vardı. Priamos, Laomedon'un sağ kalan tek oğluydu.Diğerlerini Herakles öldürmüştü. Pekçok cariyesi ve sevdiği eşiylemutlu olan Priamos'un ilk oğlu Hektor, ikincisi de Paris'ti. Priamos'unkarısı Hekabe bir gece tuhaf bir rüya gördü.
2. Hekabe'nin Rüyası
Kraliçe Hekabeyine hamileydi ve rüyasında bir çocuk yerine bir meşale doğurduğunugördü. Meşalenin alevlerinin Truva şehrini yakıp kül ettiğini gördü.Hekabe, rüyasını kocası Priamos'a anlattı. Kahinlerin "bu çocuk ilerideTruva'nın yıkılmasına sebep olacak" diye kralı uyarmasıyla, çocuk doğardoğmaz Priamos'un izniyle yokedilmesi için güvendikleri bir uşağaverildi. Fakat uşak bu güzel erkek bebeği öldürmek yerine İda Dağı'nın(Kazdağı) yamacında bir derenin kenarına bırakıp saraya döndü. Bebeğibir dişi ayı buldu ve onu 5 gün süreyle emzirdi. Sonra bir çoban bebeğibuldu ve onu evlat edinip büyüttü ve çocuğa Paris adını verdi. Parisbüyüdü ve çok yakışıklı bir delikanlı oldu. İda dağında çobanlıkyapmaya başladı.
3. Peleus ile Thetis'in düğünü
Olympos'lularkavga ve nifak tanrıçası olan Eris'ten hiç hoşlanmazlar, verdiklerişölenlere onu çağırmazlardı. Savaş tanrısı Ares'in kızkardeşi Eris, buyüzden günün birinde öc alacağına yemin etmişti. O gün geldi çattısonunda. Kral Peleus (Akhilleus'un babası) ile nereidlerden (superileri) Thetis (Akhilleus'un annesi) Tesalya'daki Pelion Dağı'nıntepesinde evleniyorlardı. Kentauros Kheiron, düğün hediyesi olarakyakın arkadaşı Peleus'a özel bir mızrak ediye etti (Bu mızrak dahasonra Akhilleus tarafından Truva'da kullanılacaktır). Denizler tanrısıPoseidon'da düğün hediyesi olarak batı rüzgarı Zephyros'un iki atınıhediye etti. Düğüne ölümsüzler ve bütün ölümlüler çağırılmıştı ve birtanrıça olup ölümsüz olduğu halde Eris yine davet edilmemişti. Kavga venifak tanrıçası duruma kızdı ve bir zamanlar Herakles'ten aldığı altınelmanın üzerine "En güzel kadına" yazarak şölene gitti. Tanınmasın diyekıyafetini değiştirerek davetliler arasına karıştı. Sonra elmayıkonukların arasına orta yere atıverdi. Bütün tanrıçalar elmaya sahipolmak istediler fakat sonra adaylar elene elene üçe indi. Hera,Aphrodite ve Athena. Onlar da kararı Zeus'un vermesini istediler. Zeuszor durumda olduğunu anladı. Athena öz kızıydı, Hera eşiydi ve Aphoditeise güzelliği herkes tarafından kabul edilen bir tanrıçaydı. Zeus buzor görevi İda Dağında çobanlık yapan Paris'e yıktı.
4. Paris'in hakem seçilmesi
Bir adı daAlexandros olan Paris, İda Dağına çobanlık yapmaya devam ediyordu. Zeuselçi olarak Hermes'i görevlendirdi. Hermes ve üç tanrıça altın elmayıda yanlarına alarak İda Dağına giderek Paris'i buldular. Paris öncekorkudan kaçmaya kalktı. Hermes, Zeus'un adına bu seçimi yapmasıgerektiğine onu ikna etti. Tanrıçalar Paris'i etkileri altına almakiçin türlü kandırmacalar yaptılar, onu ikna etmeye çalıştılar. Paris,kararı kendisinin vereceğini öğrenince ilk önce çok şaşırdı. Kulübesinegirerek "tek tek içeri gelin" dedi. İlk önce içeriye Hera girdi ve"beni seçersen Avrupa ile Asya'nın tek kralı yapacağım" dedi. Heradışarıya çıktı, içeriye Athena girdi ve "beni seçersen bir bilginolursun ve ayrıca girdiğin bütün savaşlarda sürekli zafer senin olacak,sana sonsuza kadar unutulmayacak bir şöhret" dedi. Nihayet Aphroditeise "beni seçersen sana dünyanın en güzel kadınını veririm" dedi. Parisüçünün de dışarıda beklemesini rica etti. Altın elma elinde bir süredüşündükten sonra dışarıya çıktı. Bir süre daha düşündükten sonra altınelmayı Aphrodit'e uzatıverdi. Athena ve Hera bu duruma kızdılar ama oan belli etmeyerek ayrıldılar. Daha sonra Truva savaşının ilerleyensafhalarında Zeus'un eşi olan Hera bunun intikamını almak içinTruva'lılara karşı olacak ve Zeus'u uyutarak Truva'lıların başarısızolmalarını sağlayacak, Athena ise savaş sırasında desteğiniyunanlılardan tarafa koyacak ve Akha ordusuna yapacağı türlüyardımlarla Truva'lıların işini zorlaştıracaktı.
5. Paris'in Sparta'ya gidişi
Dünya'nın engüzel kadını Zeus ile Leda'nın kızları, Kastor ile Polluks'un kardeşiolan Helena idi ve güzelliği hem tanrısal hem de dillere destandı.Helena'nın babalığı Tyndareos üvey kızını kararsızlıktan birtürlüevlendirememişti. Sonunda tüm taliplilerden darılmayacaklarına dair sözaldıktan sonra ve biraz da Odysseus'un da araya girmesiyle kızıAgamemnon'un kardeşi Menelaos'a verdi. Damat Menelaos'u da Sparta'yakral yaptı. Ama Aphrodit bir söz vermişti Paris'e. Dünyanın en güzelkızı Paris'in olacaktı. Paris uzun gemi yolculukları yaparakSparta'daki Lakonia'nın ünlü şehirlerinden Thérapne yakınlarındakiAmyklai'ye Aphrodite'nin de yardımıyla sonunda ulaştı. Paris karayaçıkınca ilk iş olarak Eurotas ırmağında yıkandı. Temiz ve şıkelbiselerini giydi ve Sparta'ya doğru yola koyuldu. Bölgenin başkentiolan Sparta o zamanlar Atreus'un oğlu Menelaos tarafındanyönetiliyordu. Menelaos'un ağabeyi Agamemnon ise zenginliği ile meşhurbir kraldı ve Mykenai'de hüküm sürüyordu. Menelaos Paris'i güler yüzlekarşıladı. Onu günlerce ağırladı. Bir süre sonra Menelaos kendisininbir iş için (O günlerde Menelaos’un Girit’te yaşayan büyükbabasıKatreus ölmüştür. Menelaos Girit’teki cenaze törenine gitmek zorundakalır). Girit'e gitmesi gerektiğini söyleyerek hiç kuşku duymadanSparta'dan ayrıldı. Ayrılırken de gelen konuklarını iyi ağırlamasını dakarısı Helena'ya söyledi. Paris ve Helena, Menelaos'un yokluğunda,yalnız kaldıkları bir an Helena'ya Aphodit'in vaadinden ve yaptığıhakemlikten bahsetti. Aphodite zaten ilk günden beri sürekli olarakParis'in yakışıklılığını artırıyor ve Helena'nın Paris'e aşık olmasınısağlamak için elinden geleni yapıyordu. Paris de Helena'ya sürekli ilgigösterip onu hediyelere boğuyordu. Sonunda Helena ona aşık oldu veTruva'ya kaçmaya razı oldu. Menelaos'un hazinesinden taşıyabileceklerikadarını alıp, Helena'nın kızı Hermione'yi de geride bırakarak kaçtılar.
6. Paris Helena'yı kaçırıyor
Menelaosdöndüğünde ise sarayda ne Paris'i ne de karısı Helena'yı bulabildi.Çılgına dönen Menelaos'un aklına Helena'nın üvey babası Tyndaros'averilen o eski söz geldi. Sözün tutulmaması savaş demekti. Helena veParis, Hera'nın çıkardığı bir fırtına yüzünden Sidon'a (Fenike)sürüklendiler. Şehrin kralı tarafından iyi karşılanmalarına rağmenParis şehri ele geçirip yağmaladı. Fenikeliler intikam almak içingemilerle peşlerine düştüler. Paris, kendi adamlarının bazılarınıkaybetmesine rağmen onları geri püskürttü. Takip edilmek endişesiyleKıbrıs'ta bir süre oyalandılar. Menelaos tarafından artık rahatsızedilmeyeceklerine emin olunca da yola çıktılar. Mısır'a uğradılar. KralProteus, onlara çok büyük konukseverlik gösterdi. Ama aralarındakiilişkinin özelliğini bir şekilde öğrendi. Kızıp Paris'i krallığınındışına attırdı, Helena'yı da alıkoydu. Sonra da Menelaos'a habergönderdi gelsin karısını alsın diye. Haberciler daha Menelaos'aulaşmadan, Helena kaçmayı kafasına koydu. Paris uzun süre onu almakiçin gelemeyince, Menelaos'un hasretine dayanamayarak kocasına dönmeküzere bir gemi bulmak için şehirden kaçtı ama limanda karşısına Parisçıktı. İkisi bir gemi bulup türlü zorluklarla sonunda Truva'ya doğruyola çıktılar.
7. Ordu savaş için toplanıyor
Menelaos tümYunanistan'a haber salarak yardım istedi. Yenilmez kahraman Akhilleusile Ithaca (İthake) Adasının kralı kurnaz Odysseus hariç tüm yiğitler,komutanlar ve savaşçılar Sparta'ya akın etti.
8. Paris ve Helena Truva'ya varıyorlar
Mutlu aşıklarÇanakkale boğazına yaklaşıp Truva şehrine doğru gelirlerken surlarınüzerinde onları ilk defa Prenses Kassandra gördü. Apollon'un kahinliköğrettiği Kassandra, Yunanistan'dan kaçırılan bu kadının kendiyurtlarına getireceği felaketi görünce ağlamaya ve saçını başınıyolarak babası Priamos'a yalvarmaya başladı. Priamos ise olayısoğukkanlılıkla karşıladı. Hem sağlam surlarına hem de askerlerine çokgüvendiğinden ileride olabilecek bir çatışmayı göze alarak Truva'nınkapılarını oğluna ve güzelliğiyle dillere destan gelinine açtı.
9. Ordunun Aulis'te toplanması
Aulis, Euboiayarımadasının tam karşısındaki limandır. Akha ordusu iki yıl süreyleburada toplandıktan sonra gemilerin yola çıkması için uygun bir rüzgarçıkmasını beklemeye koyulurlar. Orduların komutanları ise başaAgamemnon'un geçmesini istiyorlardı.
10. Odysseus savaşa katılmak istemiyor
Odysseus yenievlendiği karısı Penelope'den ayrılmak istemediği için savaşa katılmakistemedi. Akıl hastası rolü yaparak bu işten sıyrılmak istedi. Aynıboyunduruğa bir eşek bir de öküz koşuyor, deniz kenarındaki kumlarıverimli toprakmış gibi sürüyor, tohum yerine tuz ekiyordu. Palamedesonun deliliğine inanmadı. Palamedes bir bilgin olarak bilinirdi.Harfleri, yazıyı, dama ve satrancı, tavla oyunlarını, ölçü sistemlerinionun bulduğu söylenir. Palamedes, onu denemek için Odysseus'un oğluTelemakhos'u sabanın geçeceği yere koydu. Odysseus oğlunu yaralamamakiçin sabanı kaldırdı, çocuğun üzerinden aşırdı. Sahteciliği ortayaçıkan Odysseus, çaresiz kalarak Palamedes'le birlikte Aulis'e gitmeyikabul etti. Odysseus, Truva savaşına katılmasına sebep olan Palamedes'isonradan öldürecekti.
11. Akhilleus'un aranması
Odysseus'unorduya katılması ile komutanlar kendilerini daha rahat hissettiler.Akha ordusu komutanları savaş hazırlıklarını sürdürürlerken kahinleriKalkhas'ın eğer Akhilleus sefere katılmazsa Truva seferinin başarısızolacağını söylemesi üzerine hep birlikte oturup düşünmeye başladılar.Kahin'e göre Akhilleus'un varlığı Truva'nın düşmesi için kesingerekliydi fakat savaşın sonuna doğru Akhilleus, surların önündeölecekti. Agamemnon ise Akhilleus'u hiç sevmiyordu. Komutanlar veOdysseus, Kalkhas'ın da desteğiyle gelmiş geçmiş en büyük savaşçı olanAkhilleus'un mutlaka kendilerine katılmasını Agamemnon'a kabulettirdiler. Birçok tartışma sonunda Odysseus, Akhilleus'u iknaedebilecek tek kişi olarak seçildi ve onu aramaya gönderildi.Akhilleus'un annesi bu yazgıyı eskiden beri bilmekteydi ve oğlunayazgısının kendi ellerinde olduğunu söyledi. Akhilleus, kısa ömrü amasonsuza kadar devam edecek şöhreti seçti. Annesi ile babası ise bukararı beğenmedi. Kheiron'un bu kadar emek ve zaman harcadığıoğullarının erken yaşta Truva surları önünde ölmesini engellemek için,Akhilleus'u ikna etmeye çalıştılar, çok dil döktüler. Akhilleus buyalvarmalara daha fazla dayanamadı ve sonunda ikna olur gibi oldu. Akhaönderlerinin savaş için sefer hazırlıklarına başladığı haberini alıralmaz anne ve babası, Akhilleus'u Yunanistan'ın karşısındaki Skyrosadasına gönderdiler. Orada kral Lykomedes'in sarayında konuk oldu.Akhilleus, kız kılığına girerek diğer saray kızlarının arasına karıştı.Kendisi uzun ince yapıda olduğundan kız kıyafetleriyle saklanmaktazorluk çekmedi. Haremde yaşamaya başlayan Akhilleus'a Pyrrha (kızılsaçlı) diyorlardı. Kral Lykomedes, Akhilleus'un Akha ordusundansaklandığını bildiğinden olup bitene sessiz kaldı. Hatta saraykızlarından birisiyle sevişmesini öğrenince de birşey yapmadı. Bu kızdaha sonra Akhilleus'un oğlu Neoptolemos'u (Pyrrhus) doğuracaktı.Odysseus sonunda Skyros adasına geldi ve duyduğu söylentilerin doğruolması umuduyla Akhilleus'u burada aramaya koyuldu. Adaya gezgin birsatıcı kılığında çıktı ve Lykomedes'in sarayına geldi. Lykomedes,Akhilleus'un sarayında gizlendiğini kabul etmedi ve hatta sarayınıaramalarına bile izin verdi. Odysseus, hareme yaklaşarak kızların önünebohçasını açtı. Bir sürü değerli kumaş, dokuma ve ziynet eşyası ilekızlar ilgilenmeye başladı ama bohçanın dibinde birkaç kıymetli silahvardı. Pyrrha kılığındaki Akhilleus bunları görünce dayanamadıysa dakimliği açığa çıkmasın diye ilk başta silahlara el sürmedi. Odysseustam bu anda savaş boruları öttürdü ve gürültüden kaçarak giden diğerkızlar ortada sadece Akhilleus kalacak şekilde boş bırakıncaAkhilleus'un kimliğini açığa çıktı. Odysseus da dilenci kılığındansıyrılıp Akhilleus'a kendisini gösterdi ve Akha ordusunun savaşhazırlıklarının bitmek üzere olduğunu, onsuz sefere çıkılmayacağını,Patraklos'un Aulis'te onu beklediğini, Agamemnon'un ordularınkomutasını Akhilleus'a bırakabileceğini bildirirdi. Akhilleus bir kılıçalıp alıp elinde evirip çevirmeye başladı. Kılıç elindeykenAkhilleus'un aklına annesinin ona söylediği yazgısı geldi, yine eskikararından vazgeçmeyecekti. Üzerindeki elbiseyi yırtarak çıkardı vesavaşa katılmak istediğini söyledi. Kısa ömrü ve unutulmayacak ünüseçerek Odysseus ile birlikte Akha ordularının toplanma yeri Aulis'egeldi. Çok sevdiği Patroklos da oradaydı. Odysseus'un vaadettiğiorduların komutası ise Akhilleus'a verilmedi, Agamemnon ordularınkomutanı olacaktı. Akhilleus bu duruma kızdı ama belli etmedi. Bu,Agamemnon'un ona yapacaklarının ilkiydi. Yola çıkılacağı son ana kadarannesi Thetis, sürekli Aulis'te bulundu ve oğlunun fikrini değiştirmeyeçalıştı. Başarısız olunca demircilerin tanrısı Hephaistos'a gitti veoğlu için çok güçlü zırh ve silahlar yaptırdı. Bunları Aulis'e dönerekona verdi. Babası Peleus kendi emri altındaki Myrmidon'ları daAkhilleus'un yanına verdi. Peleus, düğününde Kheiron'un kendisinehediye ettiği, Kheiron'un kendi elleriyle dişbudak ağacından yaptığıözel, hedefini hiç şaşırmayan kargıyı ve Poseidon'un düğünde ona hediyeettiği iki ölümsüz atı da Akhilleus'a verdi.
12. Kurban törenindeki ejder
Gemiler demiralmadan önce geleneksel olarak bir kurban kesilmesini uygun buldular vebunun için limandaki bir çeşmenin yanında bulunan büyük bir çınarınaltında bir mihrap hazırlandı. Kurbanın boğazı kesilmeden hemen öncemihrabın dibinden bir ejder çıkarak çınarın üst dallarına çıktı vedallara sarıldı. Çınarın üst kısımlarında yaprakların arasında içinde 8tane serçe yavrusu olan bir kuş yuvası vardı. Dişi serçe ejderi görünceyavrularını korumak istedi ama ejder dişi kuşu da yavruları da yuttu.Ejder yere indi ve oracıkta taş kesildi kaldı. Olayı izleyenlerşaşkınlıklarından küçük dillerini yuttular. Kahin Kalkhas'a olayıyorumlaması için danıştılar. Kalkhas "yapılacak sefer büyük zorluklarladoludur, yunanlılar büyük bir zafer kazanacaklar. Savaş yılanın yuttuğukuş sayısı olan 9 yıl sürecek ve onuncu sene Truva düşecektir. Bundansonra hiçbir yabancı Yunanlıların karılarını kaçırmaya cesaretedemeyecektir" dedi.
13. Iphigenia'nın kurban edilmesi
Kalkhas bunlarısöyledikten sonra tüm ordu Aulis limanında yelkenleri şişirecek olanrüzgarları beklemeye koyuldu. Uzunca bir süre hiç rüzgar çıkmayıncakomutanlar sabırsızlanmaya başlayıp bunun nedenini öğrenmek için kahinKalkhas'a sordu. O da cevap olarak Agamemnon'un kızı Iphigenia'nınkurban edilmesi gerektiğini bildirince Agamemnon çileden çıktı. TanrıçaArtemis kendisine adanmış kutsal dişi geyiği av sırasında öldürdü diyeAgamemnon'dan hiç hoşlanmamaktaydı ve kin duymaktaydı. Agamemnon bugeyiği donanma toplanırken vakit geçirmek için Aulis civarında çıktığıbir avda öldürmüştü. Bu yüzden de ordunun beklediği rüzgarlarıönlemekteydi. Tanrıça ancak Iphigenia kendisine kurban olarak sunulursaöfkesinden vazgeçecek ve filonun beklediği rüzgarların çıkmasına engelolmaktan vazgeçecekti. Agamemnon kızını kurban etmeye yanaşmadı. Günlerhaftalar geçti ve özellikle Menelaos ve Odysseus'un ısrarları sonucundaistemeye istemeye kızının kurban edilmesine onay verdi. Agamemnonkarısı Klytaimnestra'ya haber göndererek kızını istetti, güya kızınıAkhilleus ile nişanlayacaktı. Kurban olayından haberi olmayan Akhilleusbu hileye katıldı, sonradan öğrenince olayı engellemeye çalıştı.Engelleyemeyince de Agamemnon'a çok kızdı. Klytaimnestra kızıylabirlikte Aulis'e neşeyle geldi. Kızına eş olarak Akhilleus'un seçilmesisevincini daha da artırmıştı. Kızını bekleyen kaderi öğrenir öğrenmezzavallı anne Agamemnon'u caydırmaya çalıştı. Agamemnon fikrinideğiştirmeyince ona karşı büyük bir kin besleyerek oradan ayrıldı.(Klytaimnestra daha sonra Agamemnon Truva savaşı sonrası geridöndüğünde kendisini Khryseis'le aldatmasını bahane göstererekAgamemnon'u öldürerek öcünü alacaktır.) Iphigenia başına geleceklerdenhabersiz kurban taşının olduğu yere babası tarafından getirildi. Budurumu yukarıdan izleyen Artemis kızın durumuna acıdı ve tam bıçakboğazına inerken onu dişi bir geyikle değiştirdi. Iphigenia'nın ruhunuhavaya kaldırarak yanına aldı. Bu durumu gören Kalkhas "TanrıçaArtemis, Iphigenia'yı bu geyikle değiştirerek hem kurbanı kabul ettihem de durdurduğu rüzgarları engellemekten vazgeçti, herkesgemilerine!" dedi.
14. Savaş için denize ilk açılış, Philoktetes'in Lemnos adasına bırakılması ve rotadaki hata!
Akhaia'li ve Aiolis'li yunanlı önderlerAgamemnon komutasında denizden Truva ülkesine doğru yola çıktılar.Aralarında Aiaks (Aias, Ajax), Diomedes, Akhilleus, Odysseus, Nestorile Philoktetes vardı. Truva'nın başlıca kahramanları Hektor ileAineias idi. Akha ordusu bin küsur kadırga ile sefere çıktılar.Herakles'in sağ kolu olan Philoktetes'i ayağındaki yaranın kötü kokmasıve acıdan çok bağırması yüzünden Lemnos'a bıraktılar. Daha sonrafırtına yüzünden rotada hata yaparak Truva'nın güneyindeki Mysiabölgesindeki Troas'a vardılar.
15. Truva yerine Mysia'ya çıkış
Burayı Truva sanarak yağmaladılar. Mysia'dabulunan Herakles'in oğlu Telephos onlara karşı çıktı ve çatışmayabaşladılar. Telephos ordudan ileri gelenleri bir bir öldürmeyebaşlayınca Akhilleus duruma müdahale edererek onu kovalamaya başladı.Telephos koşarken Tanrı Dionysos'un araya karışmasıyla bir asmakütüğüne takılarak düştü. Arkadan hızla gelen Akhilleus ucu zehirlikargısıyla Telephos'u kalçasından yaraladı. Ordu yanlış yere çıktığınıanlayınca tekrar denize açıldı. Telephos'un ise aldığı yara iseyıllarca iyileşmedi.
16. Fırtınanın orduyu Yunanistan'a sürüklemesi
Yeni ve güçlü bir fırtına onları gerisin geriye Yunanistan'a attı.
17. Ordunun Aulis'te ikinci defa toplanması
Bir kez daha Aulis'te toplandılar. Sefer içintekrar bir araya gelirlerken sekiz yıl geçti. Bu arada Philoktetes halaLemnos adasında yaşam savaşı veriyordu.
18. Telephos'un Aulis'e gelmesi
Telephos aldığı yara sonucu bir türlüiyileşememişti. Yıllarca iyileşememesini bir kahine sordu. Kahin "buyarayı açan ancak iyileştirebilir" deyince Telephos Akhilleus'u bulmakiçin bir deniz yolculuğunu göze almak zorunda kaldı. Aulis'eulaştığında Akhilleus'tan aldığı yara daha da kötüleşmişti. Telephosdilenci kılığında Akhilleus'un karşısına çıkarıldı, orada ağlayıpsızlandı. Agamemnon'un karısı Klytaimnestra bu arada oradaydı veTelephos'a küçük Orestes'i rehin alarak Agamemnon'u tehtid etmesinisalık verdi. Telephos buna cüret etmedi. Akhilleus kargısının pasındanyaraya bir parça sürdü ve Telephos iyileşti. Telephos iyileşinceAkhilleus'a şükranını nasıl ödeyeceğini sordu. O da Truva savaşındaAkha'lara katılmasını önerdi. Telephos Akha ordusuna katılmayı redettiama sonradan oğlu Eurypylos Mysia'lı bir bölükle Priamos'un yardımınakoştu. Aigisthos, Klytaimnestra'yı Agamemnon'un yokluğunda baştançıkardı ve sarayda hakimiyeti ele geçirdi. Klytaimnestra ile birlikteAgamemnon dönünceye kadar birlikte oldular. Agamemnon'un oğlu Orestestarafından öldürülünceye kadar 7 yıl Mykenai'de kaldı.
19. Tekrar sefere çıkış ve Kyknos'un Truva'yı savunması
Ordular tekrar sefere çıktılar ve bu sefer birsorun olmadan Truva önlerine geldiler. Poseidon ile Kalyke'nin oğluolan Kyknos Truva'lılara yardım için ordusu ile kıyıya geldi ve karayailk çıkan kuvvetleri dağıttı. Tanrısal olmasından dolayı Kyknos'a silahişlemiyordu. Kyknos, Akhilleus karşısına çıkıncaya kadar Yunanlılarınkaraya çıkmasını uzun süre engelledi. Akhilleus, Kyknos'un karşısınaçıktı ve iki yenilmez uzun süre çatıştı. Çevik Akhilleus sonundaKyknos'un yüzüne kılıcının kabzasıyla vurabildi. Akhilleus, darbe alanKyknos'u kalkanıyla geriye doğru iteleye iteleye püskürttü. Kyknos'unayağı bir taşa takılınca yere düştü. Akhilleus, Kyknos'un üzerineçullandı ve ağırlığıyla onu boğmaya çalıştı. Poseidon ise oğlununAkhilleus tarafından boğularak öldürülmesine seyirci kalmak istemedi.Oğlunu bir kuğuya dönüştürdü. Akhilleus Kyknos'u yenmişti ama onun buşekilde büyük bir güçle kendilerine engel olmaya cüret etmesi, bunukısmen başarmasına şaşırmıştı. Akha ordusu, bu hiç beklenmeyen güçtekarşılarına çıkan savunma Akhilleus sayesinde ortadan kalkınca rahatrahat kıyıya çıktı. İlk başta kuşatmanın zaferle sonuçlanacağını vebunun uzun sürmeyeceğini düşünmüşlerdi. İlerleyen aylar boyunca bu işinsonu gelmek bilmedi. Truva surlarını aşamayacaklarını anlayınca tümAkha ordusu civar şehirlere saldırmaya başladı. İlk sene 23 Anadoluşehrini sadece Akhilleus ve savaşçıları yağmaladı. Truva civarındakişehirlerden olan Lyrnessos şehrini tahrip ettikten sonra ele geçirilenesirler arasında Briseis isminde genç ve güzel bir kızı kendine ayırdı.Akhilleus daha sonra yakın bir bölgede bulunan Khyrsa kalesini elegeçirdi. Buradaki esirlerin arasında da genç ve güzel bir kız vardı.Khryseis ismindeki bu bakireyi Agamemnon kendisine ayırdı. Khryseis'inrahip babası zengin ve görkemli hediyelerle Agamemnon'un çadırına geldive kızının kölelikten kurtulması için yalvardı. Agamemnon Khryseis'inbabasına acımadı, aksine ona türlü hakaretlerde bulundu. Getirdiğihediyeleri alıp yaşlı adamı kovdurdu.
20. Apollon'un kızgınlığı
Gözü yaşlı baba hiçbirşey elde edemeden geridönerken olayı yukarıdan Apollon ilgiyle izliyordu. Kendi mabedininrahibine yapılan bu muameleden ötürü çok kızdı ve sonradan Odysseus'uneline geçecek olan meşhur yayını eline alıp Yunan ordusuna oklarıylaölümcül atışlar yapmaya başladı. Her tarafta yunan askerleri düşüpölüyordu. 9 gün boyunca ölüleri yakan ateşler hiç sönmedi. Apollonsinirinden yunanlılara bir de veba salgını musallat etti. Akhilleus buişe bir çare bulmak üzere ileri gelen komutanları bir araya topladı.Kalkhas, Apollon'un rahibine Agamemnon'un yaptığı aşağılama yüzündenbaşlarına bu derdin geldiğini açıkladı. Agamemnon Kalkhas'ınsöylediklerinden hiç memnun olmadı ve Khryseis'i babasına önce gerivermek istemedi. Daha sonra ise bir şart koştu. Ancak Akhilleus kendikölesi Briseis'i Agamemon'a verirse Agamemnon Khryseis'i babasınavermeye razı olacaktı. Akhilleus ise daha önceden kendi kızıIphigenia'yı ordular denize açılabilsin diye kurban eden Agamemnon'akin duyuyordu. Bu yüzden kendi gözdesini Agamemnon'a vermedi. AgamemnonKhryseis'i babasına geri yolladı ve Apollon'un öldürücü ok yağmurukesildi. Agamemnon daha sonra zorla Briseis'i kendi çadırınaAkhilleus'un haberi olmadan aldırdı. Durumu öğrenen Akhilleus böyleceçileden çıkmış oldu. Akhilleus deniz kıyısında üzgün dururken Thetisgeldi ve ona neden üzüldüğünü olduğunu sordu. Akhilleus annesindenZeus'un Truva'lıları korumasını ve destek olmasını sağlamasını istedi.Böylece Agamemnon çaresiz kalarak sonunda Akhilleus'a gelipyalvaracaktı. Zeus, Thetis'e isteğini yerine getirebileceğini vaadetti.Thetis, sıkıntısını gidip Zeus'a anlattı. En başından beri Truva'yıdestekleyen Zeus ise seve seve yardım edeceğini söyledi. Agamemnon birgece uyurken Zeus ona bir rüya gördürdü. Rüyasında Nestor gelmiş veAgamemnon'a eğilip bu gece hemen saldırırlarsa Truva'nın surlarınınaşılacağını müjdelemişti. Agamemnon bu rüya hilesi sayesinde, gördüğürüyadan etkilendi. Gece yarısı uyanıp ordularını toplamaya başladı.
21. Akhilleus'un savaştan çekilmesi
Agamemnon'un Briseis'ielinden alması ile üzülen ve kızan Akhilleus ise savaşçılarını almış veçadırına çekilmişti. Akhilleus, Agamemnon'a haber göndererek artıksavaşmayacağını bildirdi. Agamemnon'a çok kızmış olan Akhilleus, lalasıihtiyar Phoiniks'in söylediği nutukla biraz yatıştı. Agamamnon ise budurumun fazla uzun sürmeyeceğini ve bu savaş için doğmuş olanAkhilleus'un eninde sonunda yola geleceğini düşünüyordu. Ayrıca gördüğürüyanın etkisiyle surları onsuz da aşacaklarını sanıyordu.
22. Menelaos ve Paris gece yarısından sonra karşı karşıya
Zeus, İris ismindeki habercisini Truva'yayollayarak büyük bir saldırının yaklaştığını haber verdi. Truva ordusugelen haberle o gece hazırlıklarını yaptı. Yunan ordusu çok geçsaatlerde saldırıya geçtiğinde, Truva ordusu onları bekliyordu. Böyleceiki ordu surların dışında karşı karşıya geldi. Menelaos Paris'i görüncearabasına atlayarak hiddetle saldırdı. Paris ordunun gerilerine kaçarakkurtulunca durumu gören Hektor Paris'in korkaklığına kızdı. Hektoryunanlılara Paris'in teklifini söyledi. Menelaos ve Paris teke teksavaşacaklardı. Kur'a sonucu ilk hücum hakkı Paris'e çıktı. Paris'inattığı kargı Menelaos'un kalkanında eğildi. Menelaos kargısınısavurduğunda ise kargı kalkanı delerek gömleğini yırttı. Menelaoskılıcı ile Paris'in tolgasına vurdu, kılıcı 3 parça olarak kırıldı.Silahsız kalan Menelaos bir hiddet çığlığı atarak Paris'e saldırdı,tolgasının püskülünden tuttu ve Yunanlılara doğru yerde sürükledi.Durumu izleyen Aphrodite Paris'e yardımcı olmak üzere Menelaos'unelinde tuttuğu Paris'in kayışını kopardı ve böylece Menelaos'un elindesadece içi boş tolga kaldı. Tunç uçlu kargısı ile Paris'in peşine düştüfakat Aphodite Menelaos'u kalın bir sisle örterek onun etrafınıgörmesini engelledi. Karışıklıktan faydalanıp Paris'i alıp Helena'nınodasına götürürken şafak söküyordu. Bu arada Menelaos kızgınlıklaheryerde Paris'i arıyordu. Menelaos kendisinin zaferini ilan ederekParis'in sözünde durmasını ve Helena'nın kendisine verilmesini istedi.
23. Menelaos yaralanıyor
Truva'nın tahrip edilmesini isteyen AthenaOlympos'tan inerek Truva'lıların yardımına gelmiş olan Lykia'lılarınarasına sabahın ilk ışıklarıyla karıştı. Ok atmakta ustalığıyla ünlüLykaon'un oğlu Pandaros'u şeref ve zafer vaadiyle kandırdı vePandaros'un Menelaos'a bir ok atmasını sağladı. Lykia'lı okçuPandaros'un attığı ok Menelaos'un böğrüne saplandı. Zaten çoktanbozulmuş olan Paris ile olan antlaşmaları (Paris'in kaçması yüzünden)Menelaos'un yaralanmasıyla artık hiçbir değer taşımıyordu. Agamemnon'unkomutasında tek vücut olarak saldırdılar. Savaş tanrısı Ares,Truva'lıları canlandırıyor, Athena ise Yunanlıları kolluyordu. İki orduyenişemeyince Athena savaşçılardan Stentor'un kılığına girerek orduyaseslenerek onları yüreklendirdi. Truva'lılar böylece gerilemeye veasker kaybetmeye başladılar. Hektor iki ordunun arasına girerekYunanlılara savaşı sona erdirmek için kendine güvenenin öne çıkmasınıistedi. 9 Yunanlı gönüllü savaşçı Hektor'la savaşmak için Agamemnon'danizin istedi. Agamemnon ise Nestor'a ne yapılacağını sordu. Nestor budokuz kişiden Telemon'un oğlu ve güçlü kuvvetli Aias'ın uygun olacağınısöyleyince Aias saldırmak için fırladı.
24. Aias ve Hektor karşı karşıya
İkisinin birbirine saldırması bir sonuç vermedi,yenişemediler. Ayrıca karanlık bastırınca savaşmayı kestiler. Her ikiordu da yıllardan beri artık bıkkınlık getiren bu savaşın bir an öncebitmesini istiyorlardı ama yine olmamıştı. Nestor'un tavsiyelerineuyarak kamplarının etraflarına hendekler kazdılar ve sahilin karakısmını duvarla çevirdiler. Truva'lılar yunanların bu hazırlıklarınıgörünce Helena'yı Agamemnon'a vermeyi düşündüler. Paris bile vatanı ileHelena arasında bir seçim yapmak zorunda bırakıldı. Gün ağarıncaYunanlılar ve Truva'lılar ölülerini toplamak üzere savaş yerinegeldiler ve birbirleri ile hiç çatışmayarak dini duygular içerisindesadece ölülerini aldılar hatta kardeşçe birbirlerine yardım ettiler.
25. Agamemnon'un hatasını anlaması
Ölüler gömüldükten sonraki gün Truva ile Akhaordusu sabahın erken saatlerinden itibaren askerlerini toplayıpbirbirlerine saldırdılar. Öğle saatlerinde Truva'lılar üstün gelmeyebaşladılar. Karanlık çökünce Truva'lılar yunanları bozgunauğratamadılar. Akşamın erken çökmesi mutlak bir bozgunu önlemişti. Buyüzden Hektor askerlerine ertesi sabah erkenden saldırı emri verinceaskerler silahlarıyla uyudular. Yaktıkları yüzlerce kamp ateşiyunanlıları korkuttu. Hatta yunanlılar gemilerine binip geriyeülkelerine dönmeyi bile düşünmeye başladılar. Nestor'un Agamemon'aAkhilleus'un elinden aldığı Briseis'i hatırlatmasıyla Agamemnonhatasını geç de olsa anladı ve ileri gelen tüm komutanların önündeAkhilleus'a vereceği türlü altın, değerli eşya, onlarca esir kızı veBriseis'i geri vereceğini vaadetti. Verilecek hediyelere sevinen şeflerAkhilleus'un çadırına bir heyet göndermeye karar verdiler.
26. Akhilleus'a elçi gönderilmesi
Odysseus, Aias ve Akhilleus'un hocası ve lalasıihtiyar Phoiniks bu iş için seçildiler ve Akhilleus'un çadırınınbulunduğu Myrmidon'ların kampına geldiler. Patroklos'a lir çalanAkhilleus dışında diğer savaşçılar uyuyorlardı. Yemekten sonra OdysseusAkhilleus'a Agamemnon'un Briseis'i ona iade kararından ve diğervaadlerinden sözetti ama Akhilleus kararını değiştirmedi. Akhilleus'unkararını değiştirmemesi Agamemnon'un hoşuna gitmedi ve o gece rahatuyuyamadı. Nestor uykusuz Agamemnon'un yanına gelip askerlerin olasıbir baskından çekindiklerinden bahsetti. Truva ordusunun neyiplanladığını bir türlü kestiremiyorlardı. Bunun için Truva ordusunasokulup bilgi almak maksadıyla casus göndermeyi planladılar.
27. Rhesos'un atları
Yunan şefleri Truva'lıların kamplarına yaklaşıpbilgi alması için Odysseus ve Diomedes'i seçtiler. Bu ikisi istemeyeistemeye yola koyuldular. Bu sızma işi için en zayıf yer olarakdüşündükleri Thrakia'lıların bölgesine girdiler. Thrakia'lı savaşçılaruykudaydılar ve orada meşhur kahraman Rhesos'un beyaz ve rüzgar gibihızlı atlarını gördüler. Söylentiye göre birgün Rhesos atlarınıSkamandros nehrinde sularsa bu atlar yaralanmaz ve ölmez olacak ve buda yunanlıların işini zorlaştıracaktı. Bu sebeple Odysseus, kahramanıuykuda görünce eline geçen fırsatı değerlendirdi ve Diomedes'e Rhesos'uöldürmesini söyledi. Diomedes Rhesos'u öldürürken Odysseus da savaşarabasının arkasına bağlı durumdaki bu meşhur atları çözdü. İkisi cinsatlara atlayarak Agamemnon'un kampına döndüler.
28. Zeus Truva'lılara yardıma geliyor
Ertesi sabah iki taraf kıran kırana tekrarbirbirlerine girdiler. Truva'lılar sinsi baskında kaybettikleriRhesos'un intikamını almak istiyorlardı. İki taraf birbirlerine birüstünlük gösteremeden öğle saatlerine kadar pekçok kişi öldü. Öğleyinyunanlılar birbirlerini gayrete getirerek Truva ordusu saflarınıyarabildiler. Agamemnon öne geçerek Truva'nın ünlü komutanlarındanbirisi olan Bianor'u mızrağıyla yüzüne vurarak öldürdü. Bu darbe anındaBianor'un kalın miğferi delindi ve yüzü parçalandı. AgamemnonPriamos'un oğullarından Antiphus ve İsos'u öldürdü. Komutanlarını veprenslerini bir bir kaybetmeye başlayan Truva ordusunda büyük birbozgun başladı. Hektor bu arada Zeus'un koruyuculuğunda bu kıyımdan birzarar görmeden kurtuldu. Zeus, habercisi İris'i çağırdı ve Hektor'adayanmasını için haber gönderdi. Hektor tanrıların tanrısının onlarlaolduğunu öğrenince canlandı ve etrafındaki savaşçıları düzenli birşekilde bir araya getirdi.
29. Agamemnon yaralanıyor
Yunanlılar surlara yaklaşınca karşı hücumageçtiler. Agamemnon kudurmuş gibi gelen Truva ordusunu dağıtmak içinçok uğraştı ve bu sırada kolundan bir mızrak yarası aldı. Çok kankaybetti, morali bozularak geri dönüp çadırına çekildi. Yunanlıbaşkomutanın yaralanarak savaştan çekildiğini gören Hektor,askerlerinin kahramanlık duygularını alevlendirerek onlara seslendi veyeni bir akın başlattı. Yunanlılara tekrar saldırdılar. Yunanlılarınarasında başlayan paniği ve karışıklığı gidermek için çok uğraşanDiomedes'in ayağına Paris'in attığı bir ok isabet etti. Odysseus onunyardımına koştu ve vücudunu ona siper ederek oku çıkardı. Elindemızrağı ile ayağa kalktığında ise Truva ordusu önünde neredeyse tekbaşına kalmıştı. Bu sırada bir mızrak gelip parlak zırhını parçaladı veböğrüne girdi. Odysseus üç defa bağırarak yardım istedi. Menelaos veAias onun sesini duydular ve İthaka kralını son anda kurtardılar.Odysseus'un yarasını saran Asklepios'un oğlu becerikli doktor Makhaondaha sonra üç başlı bir okla yaralandı. Nestor Makhaon'u arabasınaalarak tehlikeli bölgeden uzaklaştırdı, arabası ile yunan kampına girdive hızla Akhilleus'un çadırın yanından geçti. Akhilleus bu arada kendigemisinden savaşı izlemekteydi. Nestor'un bir yaralı getirdiğinigörünce Patroklos'u çağırdı ve yaralının kimliğini öğrenmesini istedi.Nestor Patroklos'a Akhilleus'un savaştan uzak durması ile başlarınagelenlerden birisi olarak Makhaon'un yaralanmasından bahsedincePatrokos'un canı sıkıldı. Bu arada yunanlıların son savunma çizgisinegelen Truvalı'lar artık neredeyse kampa girmek üzereydiler. Hektor'unliderliğinde ordu sonunda bu hattı da yararak kampa girdi. Menelaos,Agamemnon, Odysseus, Diomedes ve diğerleri gemilerine kaçtılar.Nestor'un kışkırtmasıyla kaçmayı düşünen Agamemnon ve diğer komutanlarsavaşmak için kampa geri döndüler.
Salı Tem. 19, 2011 2:24 pm tarafından glewci
» Xara3d5 3 boyutlu yazi yazma programi (dj isimleri yazmak icin şahane)
C.tesi Nis. 16, 2011 10:24 am tarafından erhan2188
» Hareketli Avatar Yapımı
C.tesi Mart 12, 2011 9:47 pm tarafından (fog)'(x)
» Sjsro 11d'li Media.pk2...!!
C.tesi Mart 12, 2011 1:26 pm tarafından womekan
» Pet (Horse, Wolf, Kervan vs.) Auto Pot.
Salı Şub. 15, 2011 5:11 pm tarafından wiar01
» Silkroad'ı 3D Oynayın! Bir İlk :)
Perş. Şub. 03, 2011 4:38 pm tarafından Fleyd
» Kangurularla Apaçi
Perş. Şub. 03, 2011 3:35 pm tarafından (fog)'(x)
» EiffeL Kulesi Önünde Apaçi :)
Perş. Şub. 03, 2011 3:33 pm tarafından (fog)'(x)
» Apaçi Marşı- Bağlama&Gitar
Perş. Şub. 03, 2011 3:27 pm tarafından (fog)'(x)
» Apaçi Müziği - Gitar Versiyon
Perş. Şub. 03, 2011 3:21 pm tarafından (fog)'(x)