Şeytanın
bir gün seveceği, âşık olacağı tutar. Şeytan bu ya, anında bir melek
olur; en meleğinden. Benim şeytan olduğumu bilen hiç kimse bana,
inanmaz diyerek başka bir şehre gitmeye karar verir. Bir yer arar
kendine; yediği yemişlerin, kırdığı cevizlerin, yalanlarıyla birbirine
düşürdüğü insanlardan uzak bir şehir. Aslında onun kötülüğünün
erişmediği bir yer yoktu ama O doğduğu topraklara gitmeye karar verdi.
Çünkü bilmiyordu köylüleri O�nun şeytan olduğunu. Köyden
ayrıldıklarında mini minnacıktı yani henüz fitne düşmemişti, olmayan
yüreğine.
Ansızın çıkageldi bir gün, dedesinin toprak evine. Öyle bir geldi ki
herkes anlattı; bin cami yaptırmış, bin hayrat yaptırmış, bin fakire
analık yapmış diye. Etrafta melek olduğuna dair söylentiler yayıldıkça,
daha bir masumlaşıp güzelleşti(!) çevrenin gözünde artık kanatsız bir
melekti O. Gerçi bu �melek� kelimesine deli oluyordu ama artık köprüyü
geçene kadar sabredecekti. Buraya bir amaç için gelmişti. Öyle ufak
sebeplerden dolayı sivri kuyruğunu, insanlara göstermek istemiyordu.
Aşık olmalıydı, aşık� Hayatta her şeyi yapmış ama şu aşk denen,
kızların baygın baygın anlattıkları şeyi bir türlü yaşamamıştı. �Ben�
dedi kendi kendine, �Öyle bir aşık olacağım ki; bundan sonra aşk
denilince ben akla geleceğim.�.
�
Aradan günler, aylar geçti. Melek yüzlü şeytanın işveli halleri bütün
erkeklerin dilinde dolaşır oldu. Sıkı dostlar, ahbaplar, sözüm ona
kankalar; sattılar birbirlerini O�nun uğruna. Güzel sözler unutulup
küfürlerle başlar oldu cümleler ve kuyuları kazılır oldu arkadaşların,
kanatsız meleğe kavuşmak için. Kanatsız melek ise masumu oynamayı çok
iyi bildi. Bazen iki kardeşin ikisine de âşık olmayı denedi, sırasıyla.
Bazen evlilere sarktı, bazen eli kınalıyeni nişanlılara. Hep güzel
sözler söyledi, bıyığı yeni terlemiş delikanlılara. Neden böyle daldan
dala atladığını soranlara ise hep mantıklı cevaplar vermeye çalıştı:
Hadi benim nasibimse, ne biliyorsun? Birbirine düşman oldu birlikte
oynayarak askere gidenler. Karanlık, zulmet kapladı ortalığı. Öyle ki;
çeşmeler bile kinlenip akmaz, toprak mahsul vermez oldu. Ama
işbirlikçilerinin de yardımıyla kimse meleğimize suç bulmadı.
Bir gün bir haber duyuldu: Şehirde meleğimiz âşık olmuş, diye. Ondan
sonra kimse görmedi melek yüzlü şeytanı bir daha. Ve âşık olduğu
delikanlıyı da� O günlerde çöpçüler farkına varmadan bir ceset attılar,
şehir mezarlığına.
Başka bir ilde, başka bir belde kaynadı aylarca. Ve bir süre sonra
oranın çöpçüleri de bir ceset bıraktılar farkında olmadan, mezarlığa.
Binlerce gencin kanına giren şeytan anlayamadı bir türlü, âşık
olamayacağını Anlayamadı; eğer âşık olursa başka bir varlığa
dönüşeceğini. Hala devam ediyor, bilmediğimiz bir şehirde bilmediğimiz
gençlerin kanına girip , Ne biliyorsunuz belki benim nasibimdi demeye[/size]
bir gün seveceği, âşık olacağı tutar. Şeytan bu ya, anında bir melek
olur; en meleğinden. Benim şeytan olduğumu bilen hiç kimse bana,
inanmaz diyerek başka bir şehre gitmeye karar verir. Bir yer arar
kendine; yediği yemişlerin, kırdığı cevizlerin, yalanlarıyla birbirine
düşürdüğü insanlardan uzak bir şehir. Aslında onun kötülüğünün
erişmediği bir yer yoktu ama O doğduğu topraklara gitmeye karar verdi.
Çünkü bilmiyordu köylüleri O�nun şeytan olduğunu. Köyden
ayrıldıklarında mini minnacıktı yani henüz fitne düşmemişti, olmayan
yüreğine.
Ansızın çıkageldi bir gün, dedesinin toprak evine. Öyle bir geldi ki
herkes anlattı; bin cami yaptırmış, bin hayrat yaptırmış, bin fakire
analık yapmış diye. Etrafta melek olduğuna dair söylentiler yayıldıkça,
daha bir masumlaşıp güzelleşti(!) çevrenin gözünde artık kanatsız bir
melekti O. Gerçi bu �melek� kelimesine deli oluyordu ama artık köprüyü
geçene kadar sabredecekti. Buraya bir amaç için gelmişti. Öyle ufak
sebeplerden dolayı sivri kuyruğunu, insanlara göstermek istemiyordu.
Aşık olmalıydı, aşık� Hayatta her şeyi yapmış ama şu aşk denen,
kızların baygın baygın anlattıkları şeyi bir türlü yaşamamıştı. �Ben�
dedi kendi kendine, �Öyle bir aşık olacağım ki; bundan sonra aşk
denilince ben akla geleceğim.�.
�
Aradan günler, aylar geçti. Melek yüzlü şeytanın işveli halleri bütün
erkeklerin dilinde dolaşır oldu. Sıkı dostlar, ahbaplar, sözüm ona
kankalar; sattılar birbirlerini O�nun uğruna. Güzel sözler unutulup
küfürlerle başlar oldu cümleler ve kuyuları kazılır oldu arkadaşların,
kanatsız meleğe kavuşmak için. Kanatsız melek ise masumu oynamayı çok
iyi bildi. Bazen iki kardeşin ikisine de âşık olmayı denedi, sırasıyla.
Bazen evlilere sarktı, bazen eli kınalıyeni nişanlılara. Hep güzel
sözler söyledi, bıyığı yeni terlemiş delikanlılara. Neden böyle daldan
dala atladığını soranlara ise hep mantıklı cevaplar vermeye çalıştı:
Hadi benim nasibimse, ne biliyorsun? Birbirine düşman oldu birlikte
oynayarak askere gidenler. Karanlık, zulmet kapladı ortalığı. Öyle ki;
çeşmeler bile kinlenip akmaz, toprak mahsul vermez oldu. Ama
işbirlikçilerinin de yardımıyla kimse meleğimize suç bulmadı.
Bir gün bir haber duyuldu: Şehirde meleğimiz âşık olmuş, diye. Ondan
sonra kimse görmedi melek yüzlü şeytanı bir daha. Ve âşık olduğu
delikanlıyı da� O günlerde çöpçüler farkına varmadan bir ceset attılar,
şehir mezarlığına.
Başka bir ilde, başka bir belde kaynadı aylarca. Ve bir süre sonra
oranın çöpçüleri de bir ceset bıraktılar farkında olmadan, mezarlığa.
Binlerce gencin kanına giren şeytan anlayamadı bir türlü, âşık
olamayacağını Anlayamadı; eğer âşık olursa başka bir varlığa
dönüşeceğini. Hala devam ediyor, bilmediğimiz bir şehirde bilmediğimiz
gençlerin kanına girip , Ne biliyorsunuz belki benim nasibimdi demeye[/size]
Salı Tem. 19, 2011 2:24 pm tarafından glewci
» Xara3d5 3 boyutlu yazi yazma programi (dj isimleri yazmak icin şahane)
C.tesi Nis. 16, 2011 10:24 am tarafından erhan2188
» Hareketli Avatar Yapımı
C.tesi Mart 12, 2011 9:47 pm tarafından (fog)'(x)
» Sjsro 11d'li Media.pk2...!!
C.tesi Mart 12, 2011 1:26 pm tarafından womekan
» Pet (Horse, Wolf, Kervan vs.) Auto Pot.
Salı Şub. 15, 2011 5:11 pm tarafından wiar01
» Silkroad'ı 3D Oynayın! Bir İlk :)
Perş. Şub. 03, 2011 4:38 pm tarafından Fleyd
» Kangurularla Apaçi
Perş. Şub. 03, 2011 3:35 pm tarafından (fog)'(x)
» EiffeL Kulesi Önünde Apaçi :)
Perş. Şub. 03, 2011 3:33 pm tarafından (fog)'(x)
» Apaçi Marşı- Bağlama&Gitar
Perş. Şub. 03, 2011 3:27 pm tarafından (fog)'(x)
» Apaçi Müziği - Gitar Versiyon
Perş. Şub. 03, 2011 3:21 pm tarafından (fog)'(x)