[Resimleri görebilmek için üye olun veya giriş yapın.]
Seneler önce bitkilere sadece meraklı olduğum yıllarda Fenerbahçe’de bir ağaççık dikkatimi çekti. Sonbaharda açmıştı, katmerli, pembe-beyaz çiçekleri vardı.
Araştırdım ismi Hibiscus Mutabilis imiş. İstanbulda fidanlıklarda bilinmiyordu, Bodrum’da buldum, bir tanesini alıp getirdim. Akdeniz iklimini sevdiğini düşündüğüm için, poyraz rüzgarlarına kapalı, korunaklı en güneşli yere diktim.
İlk sene çiçek açtı, fakat benimki tek pembe tonlu çıktı. (Resimdeki ağacın, 10 yaşında, mimozanın baskısıyla güdük kalmış bugünkü hali, anlaşıldı, bu sene mimoza çieklerinden sonra budanacak!…)
Hibiscus mutabilis‘in Türkçesi Yol hatmisi, Ağaç gülü, Hint gülü, Yanardöner, Pamuk gülü gibi isimlerle biliniyor.
Bendeki katmerli pembe çiçekli tip dışında birçok değişikleride var. İlginizi çekerse bakın:
[Linkleri görebilmek için üye olun veya giriş yapın.]
Uzakdoğu Çin kökenli, Malvaceae ailesinden bu bitkinin aslında soğuk iklimlerde yaşayabilmesi zor. Hatmi, ya da japon güllerinden farklı iri yapraklarını kışın döküyor ama gövde don olan yerlerde etkilenebiliyor, başınıza gelirse korkmayın, bitkinizi derin budayıp tekrar sürdürebilirsiniz.
Üretilmesi basit, ilkbaharda geçen seneki sürgünlerden alacağınız çelikleri sadece toprağa daldırabilmeniz şeklinde…
Bir diğer üretim şekli tohumdan yapılıyor. Çiçeklerinden sonra oluşan tohumları, kışın uçuşmaya başladıkları zaman toplayın, ilkbahar öncesi de toprağa dikin.
Her türlü toprakta, çok su istemeden, bol güneşte açabiliyor. Porsuklarda olduğu gibi dipteki durağan suyu sevmiyor, diktiğiniz toprak mutlaka süzek olmalı.
Zamanla 5-6 metre boy, şemsiye gibi tepe yapabiliyor. Budanması gerekmiyor, şekli bozulursa, ya da soğuktan etkilenmişse budamalısınız.
Sokak kedileri’de bitkiye bayıldı, tırnaklarını yumuşak gövdesinde bileylediler, lif lif soyuldu. Meğerse bu yapısı sebebiyle yurt dışında halat yapmak için de tüketilirmiş. Çiçekler, yapraklar ilaç yapımında ve ayrıca Hindistanda kumaş, iplik boyama sanayinde kullanılırmış.
Unutmadan, bu bitkinin gövdeside zehirliymiş, budamalardan sonra lütfen elinizi yıkayın!…
Murat Pilevneli.
Seneler önce bitkilere sadece meraklı olduğum yıllarda Fenerbahçe’de bir ağaççık dikkatimi çekti. Sonbaharda açmıştı, katmerli, pembe-beyaz çiçekleri vardı.
Araştırdım ismi Hibiscus Mutabilis imiş. İstanbulda fidanlıklarda bilinmiyordu, Bodrum’da buldum, bir tanesini alıp getirdim. Akdeniz iklimini sevdiğini düşündüğüm için, poyraz rüzgarlarına kapalı, korunaklı en güneşli yere diktim.
İlk sene çiçek açtı, fakat benimki tek pembe tonlu çıktı. (Resimdeki ağacın, 10 yaşında, mimozanın baskısıyla güdük kalmış bugünkü hali, anlaşıldı, bu sene mimoza çieklerinden sonra budanacak!…)
Hibiscus mutabilis‘in Türkçesi Yol hatmisi, Ağaç gülü, Hint gülü, Yanardöner, Pamuk gülü gibi isimlerle biliniyor.
Bendeki katmerli pembe çiçekli tip dışında birçok değişikleride var. İlginizi çekerse bakın:
[Linkleri görebilmek için üye olun veya giriş yapın.]
Uzakdoğu Çin kökenli, Malvaceae ailesinden bu bitkinin aslında soğuk iklimlerde yaşayabilmesi zor. Hatmi, ya da japon güllerinden farklı iri yapraklarını kışın döküyor ama gövde don olan yerlerde etkilenebiliyor, başınıza gelirse korkmayın, bitkinizi derin budayıp tekrar sürdürebilirsiniz.
Üretilmesi basit, ilkbaharda geçen seneki sürgünlerden alacağınız çelikleri sadece toprağa daldırabilmeniz şeklinde…
Bir diğer üretim şekli tohumdan yapılıyor. Çiçeklerinden sonra oluşan tohumları, kışın uçuşmaya başladıkları zaman toplayın, ilkbahar öncesi de toprağa dikin.
Her türlü toprakta, çok su istemeden, bol güneşte açabiliyor. Porsuklarda olduğu gibi dipteki durağan suyu sevmiyor, diktiğiniz toprak mutlaka süzek olmalı.
Zamanla 5-6 metre boy, şemsiye gibi tepe yapabiliyor. Budanması gerekmiyor, şekli bozulursa, ya da soğuktan etkilenmişse budamalısınız.
Sokak kedileri’de bitkiye bayıldı, tırnaklarını yumuşak gövdesinde bileylediler, lif lif soyuldu. Meğerse bu yapısı sebebiyle yurt dışında halat yapmak için de tüketilirmiş. Çiçekler, yapraklar ilaç yapımında ve ayrıca Hindistanda kumaş, iplik boyama sanayinde kullanılırmış.
Unutmadan, bu bitkinin gövdeside zehirliymiş, budamalardan sonra lütfen elinizi yıkayın!…
Murat Pilevneli.
Salı Tem. 19, 2011 2:24 pm tarafından glewci
» Xara3d5 3 boyutlu yazi yazma programi (dj isimleri yazmak icin şahane)
C.tesi Nis. 16, 2011 10:24 am tarafından erhan2188
» Hareketli Avatar Yapımı
C.tesi Mart 12, 2011 9:47 pm tarafından (fog)'(x)
» Sjsro 11d'li Media.pk2...!!
C.tesi Mart 12, 2011 1:26 pm tarafından womekan
» Pet (Horse, Wolf, Kervan vs.) Auto Pot.
Salı Şub. 15, 2011 5:11 pm tarafından wiar01
» Silkroad'ı 3D Oynayın! Bir İlk :)
Perş. Şub. 03, 2011 4:38 pm tarafından Fleyd
» Kangurularla Apaçi
Perş. Şub. 03, 2011 3:35 pm tarafından (fog)'(x)
» EiffeL Kulesi Önünde Apaçi :)
Perş. Şub. 03, 2011 3:33 pm tarafından (fog)'(x)
» Apaçi Marşı- Bağlama&Gitar
Perş. Şub. 03, 2011 3:27 pm tarafından (fog)'(x)
» Apaçi Müziği - Gitar Versiyon
Perş. Şub. 03, 2011 3:21 pm tarafından (fog)'(x)